Serik'in Kadriye Mahallesi'nde geçen yıl Şükrü Mert Ersoy'u hesabındaki sanal para bitcoin'i almak için boğarak öldürdükleri suçlamasıyla 5 sanığın yargılandığı, Türkiye'nin ilk bitcoin cinayeti davasına devam edildi. Manavgat 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ikinci duruşmasına tutuklu sanıklar Moray Akça, Fırat Burun, Sergen Yasak, Seydi Salacak ve Mehmet Yeşilkaya; öldürülen Şükrü Mert Ersoy'un annesi Sevgi Çınar ve babası Turgut Ersoy ile tarafların avukatları ve yakınları katıldı. Duruşma başlamadan önce salona gelen anne Sevgi Çınar, "Oğlumun katillerini görüyorsunuz. Bense bayramda oğlumun mezarına gittim" diyerek gözyaşı döktü.
SANIK AVUKATLARI KONUŞTU Duruşmada mahkeme başkanının, "Daha önceki ifadelerinizden farklı bir şey söyleyecek misiniz?" sorusuna sanıklar, "Böyle bir olay yaşandığı için çok pişmanız" diye cevap verdi.
Sanıklardan Mehmet Yeşilkaya'nın avukatı Mehmet Cüneyt Güzel, Adli Tıp Kurumu'ndan yeniden rapor alınmasını istedi. Rıfat Burun'un avukatı Ezgi Sil ise dosyada bulunan raporun kendileri açısından eksik olduğunu, bu nedenle Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu'ndan yeni rapor alınmasını isteyerek, "Raporda ölüm nedeni tam olarak belirtilmemiş. Belki maktul, yediği yemeklerin boğazına geriye gelmesiyle boğularak hayatını kaybetti. Ayrıca kesin ölüm saati de belli değil. Polis tutanağında 03.30, raporda 04.15 diye yazarken, sanıklar olayın saat 19.00- 20.00 sıralarında olduğunu belirtiyor. Bu nedenle kesin ölüm nedeni ve ölüm saatinin tespit edilmesi gerekir" dedi.
DURUŞMA ERTELENDİ Mahkeme başkanı, Şükrü Mert Ersoy'un bitcoin hesap hareketlerinin incelenmesi amacıyla internet sitesinin adresinin tespiti için Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu'na yazı yazdıklarını ancak adresin tespit edilemediğini belirtti. Savunma avukatlarının Adli Tıp Kurumu'ndan yeni rapor alınması taleplerini reddeden mahkeme heyeti, dosyadaki eksiklerin tamamlanması amacıyla duruşmayı erteledi.
'HAPİSTEN ÇIKMALARINI İSTEMİYORUM'
Duruşmanın ardından açıklama yapan Şükrü Mert Ersoy'un annesi Sevgi Çınar, sanıkların ömür boyu hapis yatmalarını istediğini belirterek, "Oğlum haksız yere öldürüldü. Hayalleriyle gitti benim oğlum. Okuyan biriydi, şiirle de edebiyatla da ilgilenen biriydi. Oğlumun böyle arkadaşları olamaz. Zaten oğlumun arkadaşları değil onlar. Hapisten çıkmalarını istemiyorum. En ağır şekilde cezalandırılsınlar" dedi.