Türkiye Kasaplar, Besiciler, Et ve Et Ürünleri Esnaf ve Sanatkarları Federasyonu Başkanı Osman Yardımcı, Kurban Bayramı öncesi sokak aralarında gelişigüzel kıyma çekilmesi ve marketlerin kurbanlık satışı ve kesim prosedürleri ile alakalı açıklamalarda bulundu. Kurbanların kesilmesiyle birçok vatandaşın etlerini daha iyi muhafaza etmek ve ilerleyen dönemlerde parça parça tüketebilmek için kıyma çektirdiğini dile getiren Osman Yardımcı, bu işlemin de çoğu zaman ehil olmayan kişiler tarafından, hijyenik olmayan ortamda yapıldığını belirtti. Sokak aralarında marketçinin, manavın, zücaciyenin ve diğer meslek gruplarının et çekmesinden yakınan Yardımcı, “Yasa gereği artık mesleği kasaplık olmayan kişi, eti işleyemeyecek, kıyma çekemeyecek. Pandemiden yeni kurtuluyoruz, bazı yeni hastalıklar çıkıyor. Biz rastgele sokak aralarında etlerin çekilmesini, işletmesini insan sağlığı açısından riskli olduğunu söylüyoruz. Hijyenik şartlarda, işlemlerin kasap dükkanlarında yaptırılmasını istiyoruz. Tespit edildi mi cezası var. Yolun ortasında yapılan et çekimlerinde et yanıyor. Havanın sıcaklığı, hayvanın etinin sıcaklığı bir araya geldiğinde yeşerme yapıyor. İnsan vücudunda olmayan hücreler oluşturuyor, insan sağlığı ucuz değil” diye konuştu. Federasyon olarak bu konunun tüm illerde takipçisi olacaklarının altını çizen Yardımcı, “İnsan sağlığı için bayramda ilgili tüm resmi birimlerin harekete geçmesi, görev yapması lazım” dedi.
"Bence o kurban, kurban değildir"
Marketler tarafından kurbanlık satışı yapılmasını da eleştiren Yardımcı, “Bize göre o kurban, kurban değildir. Bakın biz mezbaha işletiyoruz, günde 4 bin küçükbaş, bin tane büyükbaşı da kesebiliriz. Ama ben oranın patronu olarak kurbanımı saat 11.00’den evvel alamıyorum. Bu marketler nerede kestiler, nasıl kestiler? Bir bakıyorsun sabah 09.00’da tüm evlerin kapıları çalındı ve etler teslim edildi. Kurban öyle olamaz. Kurban’da kesim için sözlü vekalet var, kesilebilecek zamanları var. Marketten gelen kurbanın ciğeri yok, kellesi yok, işkembesi yok. Şimdi diyorlar mini koç. Böyle bir fabrika mı var. Hayvan 10 kilogram, 20 kilogram gelebilir. Bir defa 20 kilogram aşağısı hayvandan kurban olmaz. Kiloyla et satıyorlar şu anda, paketleniyor 10 gün kala depolara giriyor bu etler ve ondan sonra birinin kolu eksik, birinin budu eksik. Bu, kiloyla et satmaktır, kurban kesmek değildir” ifadelerini kullandı.
"5 bin, 10 bin hayvanı kesecek hiçbir mezbaha yok"
Vatandaşların besicilere yönelmesini isteyen Osman Yardımcı, “Vatandaşlarımız marketlerin kurbanlık satışına gerçekten inanıyor. Bizim hesabımıza göre bazı yanlışlıklar var. Bir kurban aldığımız zaman iki budu vardır, iki pirzolası vardır, iki döşü vardır, iki kolu vardır, bir gerdanı vardır, ciğeri vardır, kellesi vardır. Bunların hiçbiri o kurbanda yok. Kurbandan önce kesilen hayvanlar, kurbanlık diye kilo hesabına göre servis ediliyor. Bunu gelsinler ispat etsinler. 5 bin, 10 bin hayvanı kesecek hiçbir mezbaha yok. Türkiye'de 5 bin küçükbaş hayvanı bir günde kesecek hiçbir mezbaha yok. Kesildiği gün saat 09'da evlere teslim ediliyor. O hayvanı parçalamak, paketlemek öyle kolay değil. Dikkat edilirse soğuk geliyor. Etin zaten bir sıcaklığı vardır. Bizim de bir kurbanımız var, devletimizin buna çözüm bulması gerekir ” dedi.
Sahte sitelerle yapılan dolandırıcılığa da dikkat edilmesini isteyen Yardımcı, kurban pazarlarına giden vatandaşların bütçelerine uygun hayvanı bulabileceklerini sözlerine ekledi.