Uzmanlardan uyarı

ANTALYA (İHA) -
Çin’in Vuhan kentinde ortaya çıkan salgının özellikle yetişkin ve çocuklarda yoğun duygulara sebep olduğunu söyleyen Küçükispir, yaşanan salgının psikolojik etkilerine karşı ailelere önerilerde bulundu. Küçükispir, “Kişilerin, medyada salgınla ilgili görüntüleri ve haberleri sürekli olarak izlemesi de hissettiğimiz sıkıntının ve kaygının artmasına neden olabilir” dedi.
Hastalık hakkındaki verilen bilgilerin, korku ve kaygı bunaltıcı olabildiğini söyleyen Küçükispir, bu durumun çocuklarda ve yetişkinlerde yoğun duygulara neden olabileceğini kaydetti. Küçükispir, “Herkesin stresli durumlara farklı tepkileri olabilir. Kişilerin, medyada salgınla ilgili görüntüleri ve haberleri sürekli olarak izlemesi de hissettiğimiz sıkıntının ve kaygının artmasına neden olabilir” dedi.
Küçükispir; bu sıkıntılı süreçte aile ve çocukların, moral ve motivasyon bozan davranışlardan uzak durmasını gerektiğini söyledi.

“Panik yapmayın”
Gelinen süreçte korku ve paniğin çocuklara hissettirilmemesi gerektiğini vurgulayan OFM Antalya Hastanesi Uzm. Klinik Psikolog Berna Küçük İspir, şöyle devam etti: “Korkuyu ve paniği çocuklara hissettirmemek çok önemli. Çocuklarınızla konuşurken bu konu hiç yokmuş gibi davranmayın. Korona virüs hakkında çocuklara bilgiyi yaşlarına uygun cümleler kurarak anlatmalısınız. Çocuklarımızın evde olduğu şu günlerde, çocukların her anını organize etmeye çalışmayın. Çocuklar bunun paniğini yaşamazsa, kendi oyununu kendisi bulur. Eğer çocukların tüm gününü doldurmaya çalışırsanız, bu durum çocukları tam tersi sıkıntıya sokar”

“Çocuklarınıza kitap okutun”
Çocuklara güvende oldukları konusunda bilgiler verilmesinin yararlı olacağını söyleyen Küçükispir, “Çocuklarınıza güvende olduğu konusunda güvence verin. Stresle başa çıkabilme tekniklerini, yaşına uygun şekilde anlatın. Çocuklarınızla evde yapabileceğiniz faaliyetlere önem verebilirsiniz. Deneysel ve bilimsel etkinlikler yapabilirsiniz. Hijyeni içselleştirmek açısından çocuklara karabiber deneyini yapabilirsiniz. Gelecek planlar ve hedefler üzerine konuşabilirsiniz. Çocuklara hastalığın önemi hakkında bilgiler verdikten sonra onu paniğe sevk edecek tavır davranışlarda olmayın. Okulların tatil edildiği bir dönemde, onların ilgisini çekecek kitaplar okumasına teşvikte bulunun” diye konuştu.

Güçlü bağışıklık, güçlü psikoloji
Tüm dünyayı tehdit eden salgından, hem fiziksel hem de ruhsal açıdan sağlıklı çıkmanın mümkün olduğuna vurgulayan Berna Küçükispir, “Er ya da geç bu salgın sona erecek, ardında psikolojik hasarlar bırakmaması açısından el birliği ile çabalayacağız. Önceden ruh sağlığı sorunları olanlar, çocuklar, Doktorlar ve diğer sağlık hizmeti verenler krizin oluşturduğu strese daha fazla tepki verebilirler. Bu süreci atlatmak için bağışıklık sisteminin güçlü olması için hem psikolojik olarak iyilik hali, hem de beslenme çok önemli. Kişisel hijyene önem verilmeli, insanların toplandığı yerlerden uzak durmalıyız. Yerel toplu taşıma araçlarından kaçınma ve diğer kişilerden belli uzaklığı korumalıyız. Kendinizi rahatlatmak için, kendinize bolca zaman ayırın. Haberleri, günde 2 kez olacak şekilde ve güvendiğiniz kaynaklardan takip edin. Tekrarlayan biçimde haberleri duymak ve görüntüleri izlemek kaygınızı çok fazla artıracaktır. Arkadaşlarınız ve ailenizle sosyal bağlarınızı sürdürün. Sosyal destek psikolojimiz açısından oldukça önemli” ifadelerini kullandı.