Mithat ABAKAN/MANAVGAT(Antalya), (DHA) -
Manavgat'ın Evrenseki Mahallesi'nde yaşayan Gülsüm Çınar, 22 Haziran 2016'da birlikte yaşadığı kızı A.A.'nın evinden ayrılarak, bir süre önce vefat eden eşiyle birlikte yaşadıkları eve gitti. Saat 19.00 gibi gelmemesi üzerine çocukları ve torunları tarafından aranmaya başlayan Gülsüm Çınar için jandarmaya kayıp başvurusunda bulunuldu. Gülsüm Çınar'ı bulmak için, Manavgat İlçe Jandarma Komutanlığı, AFAD, AKUT, Antalya Büyükşehir Belediyesi Arama Kurtarma Ekibi, İHH ve diğer ekipler ile iz takip köpeklerinin de aralarında bulunduğu 70 kişilik ekiple arama çalışması başlatıldı. Orman Bölge Müdürlüğü'ne bağlı helikopterin de havadan destek verdiği aramalarda, ormanlık alanın içi, su yolları, dere yatakları, kuyular, tarla ve bahçeler arandı. Ekiplerin 5 gün boyunca gerçekleştirdiği aramalardan sonuç elde edilemedi. Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 2016 yılında yapılan araştırma sonucunda, Gülsüm Çınar'ın kaçırıldığına dair delil bulunamaması üzerine kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildi.
RESEN SORUŞTURMA
Gülsüm Çınar'dan haber alınamaması ve geçen sürede yakınlarının ihbar ve şikayetlerini değerlendiren Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından resen soruşturma başlatıldı. Manavgat İlçe Jandarma Komutanlığı tarafından oluşturulan özel ekip tarafından gerçekleştirilen çalışma kapsamında, Gülsüm Çınar'ın çocukları, torunları, akrabaları, Evrenseki Mahallesi'nde yaşayanlar, yakınlarının o dönem çalıştığı iş yerlerinde bulunan iş arkadaşları olmak üzere onlarca kişinin ifadesine başvuruldu. Gülsüm Çınar'ın bütün yakınlarının cep telefonlarını dinlemeye alan jandarma ekipleri, ayrıca geriye doğru HTS incelemesi yaptı.
DAMAT VE İKİ KIZINA DAVA
Jandarma tarafından yürütülen çalışma sonunda Gülsüm Çınar'ın damadı M.A., kızları A.A. ve N.Ç. gözaltına alındı. Adliyeye sevk edilen şüpheliler 'adli kontrol' şartıyla tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından M.A. hakkında 'kasten öldürme', A.A. ve N.Ç. hakkında da 'üstsoydan yakın akrabayı kasten öldürme' suçundan cezalandırılmaları talebiyle iddianame hazırlanarak, şüphelilerin cezalandırılması talebiyle dava açıldı.
'İŞ YERİNDEYDİM' YALANI ORTAYA ÇIKTI
Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, şüpheli M.A.'nın olay sırasında tüm gün iş yerinde olduğunu söylediği ancak saat 13.30 ile 17.00 arasında iş yerinde bulunmadığı, temizlik işleri müdüründen saat 12.30 sıralarında 'kayınvalidesinin kaybolduğu' gerekçesiyle izin aldığı, şüphelinin aynı iş yerinde çalışan arkadaşı B.A.'dan kendisinin iş yerinde olduğu yönünde yalancı şahitlik yapmasını istediği, diğer iş arkadaşlarının da işy erinde olmadığını söylediği, Gülsüm Çınar'ın kendisine ait evin yarı hissesini bakımını yapmak şartıyla kızı A.A.'ya 2010 yılında noter kanalıyla devrettiği, A.A.'nın, Gülsüm Çınar'a bakmaktan bıktığı ve 'ikimiz de ölelim, kurtulalım' diye söylediği, ayrıca olay günü kayıp Gülsüm Çınar'ı en son gören kişi olduğu ve kaybolduğu yer olan evin anahtarının ilk önce bulunamadığı, daha sonra A.A. tarafından bulunduğu, olayın olduğu 3 gün içerisinde şüpheli M.A.'nın 34 kez A.A.'yı, 29 kez de N.Ç.'yi, şüpheli A.A.'nın 16 kez M.A.'yı, 18 kez N.Ç.'yi, şüpheli N.Ç.'nin 2 kez M.A.'yı, 12 kez de A.A.'yı aradığının tespit edildiği belirtildi.
YALANCI TANIKLIK YAPMASINI İSTEDİ
İddianamede, jandarma tarafından tanık olarak ifadesi alınan B.A.'nın, M.A. ile Manavgat Belediyesi'nde birlikte çalıştıklarını, bir süre önce kendisine, 'Seni şahit olarak yazdıracağım. Karakolda ifade vereceksin, jandarmanın sana soracağı tek bir şey var, o da 22 Haziran tarihinde benim işte olup olmadığımı soracaklar, sen de benim o tarihte iş yerinde olduğumu, sabahtan akşama kadar tüm gün şantiyeden ayrılmadığımı söyleyeceksin' dediğini, kendisinin de konunun detayını bilmediği için ve onu kırmamak için 'Olur abi, sıkıntı yok' dediğini, şu anda çalışmış olduğu Manavgat Belediyesi'ndeki işine 12 Temmuz 2016 günü başladığını dolayısıyla M.A.'nın 22 Haziran 2016 tarihinde iş yerinde olup olmadığını bilmediğini, şüphelinin kendisinden 'yalancı tanıklık' yapmasını istediği ifadesi yer aldı.
Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, şüphelilerin iddiaları reddettiği, olayın bir bütün olarak değerlendirildiğinde, şüphelilerin eylem birliği yaparak Gülsüm Çınar'ı kasten öldürdükleri, bu nedenle şüpheli M.A.'nın ömür boyu, A.A. ve N.Ç.'nin de ayrı ayrı ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezasıyla cezalandırılması talep edildi.
Olaya ilişkin davanın görülmesine, önümüzdeki günlerde Manavgat Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlanacak.
14 Ağustos 2020 Cuma 16:40
Son Güncelleme: 14.08.2020 17:00