Süleyman EKİN/ANTALYA, (DHA)-
Olay, geçen yıl Aralık ayında Muratpaşa ilçesi Kızılarık Mahallesi 2815 Sokak üzerinde meydana geldi. Hasan Dancı ile Orkun Narin, sokak üzerinde tartışmaya başladı. Tartışmanın büyümesi üzerine Orkun Narin, üzerindeki tabancayla tek el ateş etti. Karın boşluğundan vurulan Dancı yere yığılırken, Orkun Narin motosikletine binerek olay yerinden uzaklaştı. Ağır yaralanan ve hastanede tedaviye alınan Dancı yaşamını yitirdi. Emniyete giderek teslim olan Orkun Narin ise tutuklandı.
Cinayet sanığı Orkun Narin, Antalya 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde ilk kez hakim karşısına çıktı. Duruşmaya ölenin eşi Sevda Dancı ile oğlu Onur Dancı ve taraf avukatları katıldı. Sanık Orkun Narin savunmasında, Hasan Dancı'nın kendisine sürekli küfrettiğini iddia ederek, “Olay günü alkollüydüm. Eşimle tartışıyordum. Ben rahatsız olan komşularımdan özür diledim ama üst komşum balkondan bana küfretti. Sonra içeri girdim. Ardından eşim, apartmanda sözde eşimi kötü yola sürüklediğim yönünde dedikodular dolaştığını söyledi. Ben bu lafı duyunca tabancayı belime koyup aşağıya indim. Bu dedikoduyu çıkaranlara tepki olarak bağırmaya başladım. Yukarıdan 4 kişi aşağı indi. Ben kaçmaya çalıştım. Küfrederek, üzerime geldiler. Rahmetli üzerime gelirken korkutmak amacıyla yukarıya ateş ettim. Gelmeye devam ederken aşağıya doğru bir kez daha sıktım" diye konuştu.
Ölenin oğlu Onur Dancı ise babasının telaşlı bir şekilde apartmandan dışarıya çıktığını gördüğünü belirterek, “Babam sanığa 'Senin derdin ne' dedi. Bunun üzerine sanık direkt babamın üzerine ateş etti. Ben babamın vurulduğunu görünce sanığın üzerine koştum. Bana da ateş etti ve kurşun isabet etmedi. Sonra da motosikletine binerek kaçtı" dedi.
'BİZ SADECE GÜRÜLTÜDEN ŞİKAYETÇİYDİK'
Ölenin eşi Sevda Dancı ise yaklaşık 3-4 yıldır sanık ve ailesi ile aynı apartmanda oturduklarını ifade ederek, şöyle konuştu:
“Sanık ve eşi haftanın 3-4 günü sabah akşam demeden kavga ederlerdi. Zaman zaman uykumuzdan sıçrayarak uyanırdık. Komşular polise şikayet ederlerdi ama hiç etmedik. Pazar günü yine gürültü yaptılar. Kahvaltı yapıyorduk. Sanık yine eşiyle kavga ediyordu. Eşim sigara içmek için balkona çıkınca, alt komşular yine bağırıyorlardı. Eşim balkondan eğilip, 'Yeter, yapma artık. Hafta sonu bile dinlemiyorsunuz' diye seslendi. Sanık da eşime 'İn aşağıya' dedi. Önceleri eşim başkasına söylüyor sandı. Sonra eşim 'Bana mı söylüyorsun' deyince, 'Sana söylüyorum' dedi. Eşim yanımdan ayrılarak aşağıya indi. Ben oğlumu babasının arkasından gönderdim. Eşimin aşağıda sanığa 'senin derdin ne? Ne istiyorsun?' deyişini duydum. Sonra silah sesi duydum. Apartmandan çıktığımda eşimi yerde kanlar içerisinde gördüm. Sanık silahı oğluma doğrulttu. Ateş etti ama kurşun isabet etmedi. Sonra ben 'Yeter, yapma artık. Defol git' diye bağırdım. Motosikletine binip ayrıldı. Eşim karıncayı bile incitmez. Sanık hakkında dedikodu yapmadık. Biz sadece yaptıkları gürültüden şikayetçiydik."
Şikayetçi avukatı da sanığın eşinin, Hasan Dancı vurulduktan sonra 'Beni öldürmeye çalıştı. Keşke beni öldürseydi' şeklinde konuştuğunu ve bu yönde tanıkları olduğunu söyledi. Sanığın eşi D.N. ise eşiyle arada bir tartıştığını, ancak üst komşularının söylenenin aksine sürekli aşağıya doğru vurarak ses çıkardıklarını ve sofra bezlerini aşağıya silkelediklerini öne sürdü. D.N., “Hatta halı silkeleyip, çöp bile atarlardı. Biz bunun için ev aramaya başlamıştık. Ayrıca evde engelli oğlum var. O zaman zaman gürültü çıkarırdı. Olay günü eşimle biraz tartışmamız oldu. Yukarıdaki komşu rahatsız olmuştu. Eşim de yukarıya doğru el sallayarak özür diledi. Sonra ben parkta bir arkadaşıma apartmanda yaşadıklarımızı anlattım. O da bana komşularımızın neden bizi istemediklerini söyledi. Arkadaşım bana 'Kocanın seni sattığının dedikodusunu çıkarmışlar. Sözde kocan seni erkeklere pazarlıyormuş. Sen o yüzden evde ağlıyormuşsun. O yüzden eşinle tartışıyormuşsunuz' şeklinde bir konuşma yaptı. Ben de ağlayarak eve geldim. Eşim neden ağladığımı sorunca anlattım. O da silahını alarak aşağıya indi. Bağırmaya başladı. Rahmetli de 'Ne bağırıyorsun şerefsiz' dedi. Eşim de küfredemeyeceğini söyledi. 3-4 kişi eşimin üzerine geldi. Eşim de önce havaya sonra aşağıya doğru ateş etti" diye konuştu.
Sanık avukatı da müvekkilinin evinde otizmli bir çocuk olduğunu, gürültülerin bundan dolayı çıkmış olabileceğini söyledi.
Mahkeme heyeti, sanığın tutukluluğunun devamına karar vererek duruşmayı erteledi.