Beden eğitimi öğretmeni çocuk sevgisiyle kanseri yendi

Antalya'da 2020 yılında Akut Miyeloid Lösemi (AML) teşhisi konulan beden eğitimi öğretmeni Nagihan Yüzbaşıoğlu (37), kemoterapi tedavisi ve akabinde erkek kardeşinden alınan uyumlu ilik nakliyle kanseri yenmeyi başardı. Tedavi süresince 2 yaşındaki oğlundan ayrı kalan kadın, doğurganlığı etkileyen yüksek dozdaki ilaçlara rağmen ikinci çocuğunu dünyaya getirdi, şu anda da üçüncü kez anne olmaya hazırlanıyor. Genç kadının tedavisini yapan Doç. Dr. Burak Deveci, "Kanındaki hücrelerin tamamının vericiye ait olduğunu gördük. Yardımcı bir yönteme gereke kalmadan kendisinin tekrar anne olacağını öğrenince mutluluğumuz bir kat daha attı" dedi.

28 Şubat 2025 Cuma 10:50
Beden eğitimi öğretmeni çocuk sevgisiyle kanseri yendi

Suat Metin - Fırat Demir
ANTALYA (İHA) -
Alanya ilçesinde yaşayan beden eğitimi öğretmeni Nagihan Yüzbaşıoğlu (37), 2020 yılında baş, karın ağrısı ve saçlarında kepeklenme sonrası doktora başvurdu. Kan testlerinde değerlerinin düşük çıkmasının ardından detaylı bir şekilde incelenmesi için Medstar Antalya Hastanesine gelen Yüzbaşıoğlu'na, Akut Miyeloid Lösemi (AML) teşhisi kondu. Pandemi döneminin en yoğun olduğu dönemde tedavisine başlanan Yüzbaşıoğlu, 3 ay hiç hastaneden çıkmayıp kemoterapi tedavisi aldı, ardından küçük erkek kardeşinden de yüzde 89 uyumlu ilik nakli gerçekleştirildi. Bu süreçte eşinden ve 2 yaşındaki oğlundan ayrı kalan Yüzbaşıoğlu, nakil sonrası kanseri yenmeyi başardı. Hem kemoterapide hem de ilik naklinde kullanılan yüksek dozdaki ilaçlarda doğurganlığı azalması beklenen genç öğretmen, ikinci kez hamile olduğunu öğrendi. Süreç ilerledikten sonra sağlıklı bir kız çocuğu da dünyaya getiren Yüzbaşıoğlu, şu anda da 1,5 aylık hamile olduğunu öğrenince büyük mutluluk yaşadı. Eşi, 7 yaşındaki oğlu ve 2,5 yaşında da kızıyla birlikte ailenin son ferdi için gün sayan Yüzbaşıoğlu, üçüncü kez anne olmayı bekliyor.

"Nakilden sonra ikinci gebelik benim için çok güzel bir durum"
Yaşadığı zorlu süreci paylaşan Nagihan Yüzbaşıoğlu, şunları söyledi:
"Nakil sonrasında herhangi bir komplikasyon yaşamadık çok şükür. Her şey sorunsuz ilerledi. Sonrasında da taburcu olup oğluma kavuştum. Psikolojik olarak aşırı zor bir süreçti. 2 yaşında ve bana çok ihtiyacı olan bir dönemdeydi. Çok zordu. Kemoterapiden sonra saçlarım döküldü, cildimde değişiklik oldu, bunlar da onu etkiledi. Nakilden sonra doğum yapıp yapamayacağımı bilmiyordum. Hep bunu istiyordum. Denedik ve bir şanstı. Allah'a şükürler olsun gebeliğim oldu. Bir kızım dünyaya geldi. Sonrasında 3 ayda bir kontrollere geliyordum. Geçen hafta yine gebe olduğumu öğrendim. Nakilden sonra ikinci gebelik benim için çok güzel bir durum. İnşallah onu da sağlıklı bir şekilde dünyaya getireceğim. Onların sağlıklı olması çok önemli ve bu süreçlerden sonra dünyaya gelmiş olmaları daha değerli"

"Pes etmesinler"
Kanser tedavisi gören hastalara da seslenen Yüzbaşıoğlu, "Pes etmesinler. Hep iyi düşünsünler. Tedavi olup iyi olacaklarını düşünsünler. İnsanın aklına en kötüsü geliyor ama yine de elinden geleni yapmak gerekiyor. Tedavi sürecinde kendinizi bırakmazsanız çok daha iyi ilerliyor. Genelde hep ölüm olduğunu düşünürler ancak ben düşünmedim. Bir oğlum vardı, o benim için çok önemliydi ve bırakmadım hayatı" dedi.



"İşimizin zor olduğu hastalardan birisiydi"
Medstar Antalya Hastanesi Hematoloji ve Kemik İliği Nakli Merkezi'nden Doç. Dr. Burak Deveci, de Nagihan Yüzbaşıoğlu'nun tedavi süreciyle ilgili bilgiler verdi. Doç. Dr. Burak Deveci, "Nagihan Hanım bizim için en zor hastalarımızdan bir tanesiydi. Yaşamını tehdit eden bir kanseri vardı ve bunun dışında Akut Miyeloid Lösemi'nin de en riskli gruplarından bir tanesiydi. Bizim hastalık riskini belirlediğimiz moleküler testlere göre, gerçekten işimizin zor olduğu hastalardan birisiydi. Bunun yanında Nagihan Hanımın hastalandığı dönem de pandeminin en yoğun olduğu dönemdeydi ve 3 ay boyunca hiç hastaneden çıkmadan kemoterapiyle beraber hedefe yönelik tedavi uyguladık. Sonrasında hastalığını kontrol altına alır almaz, uyumlu erkek kardeşinden de nakil yaptık. Nakilden sonraki 5'inci yılın içerisindeyiz" ifadelerine yer verdi.



"Mutluluğumuz bir kat daha attı"
Deveci, lösemi tedavisinde ve nakil sırasında kullanılan ilaçların oldukça yüksek dozda kemoterapiler olduğuna dikkati çekerek, "Bu doğurganlığı çok etkileyen bir durumdur ama onun kanındaki hücrelerin tamamının vericiye ait olduğunu gördük. Bununla beraber yardımcı bir yönteme gerek kalmadan kendisinin tekrar anne olacağını öğrenince mutluluğumuz bir kat daha attı" diye konuştu.

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.