Manavgat'ta yaşayan Nazir O., 2002 yılında evlendiği T.D.'den (36) 2015 yılında şiddetli geçimsizlik nedeniyle anlaşmalı olarak boşandı. Nazir O., ortak çocukları R.O. (13) ve E.B.O. (9) için aylık 300'er lira nafaka ödemeyi taahhüt etti. Zaman içerisinde maddi sıkıntıya giren Nazir O.'ya, eski eşi T.D., nafaka artırılması davası açtı. Eski eş, 2 çocuk için ayrı ayrı aylık 750'şer lira istedi.
DNA TESTİYLE ÖZ ÇOCUKLARI OLMADIĞINI ÖĞRENDİ
Eşinin boşanmadan önce kendisini aldattığını öğrenen ve çocukların kendisinden olmamasından şüphelenen Nazir O. da Manavgat Aile Mahkemesi'nde 'soy bağının reddi' davası açtı. Dava kapsamında Nazir O. ve çocuklardan alınan kan örnekleri, İzmir Adli Tıp Kurumu Biyoloji İhtisas Dairesi'ne gönderildi. Yapılan inceleme sonunda Nazir O.'nun, çocukların babası olmadığı ortaya çıktı.
'SORUNLAR YAŞAMAYA VE TARTIŞMAYA BAŞLADIK'
Yaşadıklarına hala inanamadığını söyleyen Nazir O., "Eski eşimle memleketimde görücü usulü evlenmiştim. Ağabeyini tanıyordum, babasıyla da babam iş arkadaşıydı. Konuşup anlaştık ve evlendik. Daha sonra Manavgat'a çalışmaya geldik. Manavgat'ta çalışıp çabaladık, kendi evimizi ve arabamızı aldık. Eşim de çalışmaya başladı. Önce kızım ardından da oğlum dünyaya geldi. Zaman içerisinde eşimle aramızda sorunlar yaşamaya ve tartışmaya başladık" dedi.
'ONUNLA EVLENECEĞİM, BENİ BOŞA'
Eşinin kendisini o zaman birlikte çalıştığı iş arkadaşıyla aldattığını bizzat iş arkadaşından duyduğunu anlatan Nazir O., "Bir gün çalışırken iş arkadaşım dediğim kişi bana, 'Sen, T.'den boşan onunla ben evleneceğim. Benim onunla uzun süreli ilişkim var' dedi. Kan beynime sıçradı. Hemen eve gittim, eski eşimle tartıştık. Manavgat'ta yaşayan ağabeylerini de çağırdım, çok sinirliydim. Aramızda şiddetli münakaşa oldu. Bu sırada eski eşim bana, iş yerindeki arkadaşını kastederek, 'Onu seviyorum. Onunla evleneceğim, beni boşa' dedi. Ağabeylerinin iknasına rağmen, bana 'Çocuklar da senden değil zaten' dedi" diye konuştu.
'ÇOCUKLARIMIN BENDEN OLMADIĞINI SÖYLEMİŞTİ'
Yaşadıkları tartışmanın ardından eşiyle boşandıklarını belirten Nazir O., şöyle devam etti:
"Boşanma davasında, çocukların velayeti annelerine verildi. Ben de aylık 300'er liradan 600 lira nafaka verecektim. Eşim benden boşanınca, evlilik için bekleme süresini bile beklemeden 2 ay sonra o adamla evlendi. Boşanma davası sürecinde ve boşandıktan sonra çok zor günler geçirdim. Evimi satmak zorunda kaldım. Psikolojik olarak yıprandım. İki yıl işsiz kaldığım dönemde eski eşim çocuklar üzerinden defalarca icra gönderdi. Eski eşim geçen aylarda nafakanın artırılması için dava açtı ve çocukların nafakasının 750'şer liraya yükseltilmesini istedi. Eski eşimin evlendiği adamın eski karısı bir arkadaşıma ulaşmış. Çocuklarım olarak bildiğim R. ve E.B.'nin benden olmadığını söylemiş. Bu sırada aklıma bir tartışma sırasında eski eşimin söylediği sözler geldi. Ben de gerçeğin ortaya çıkması için Manavgat Aile Mahkemesi'nde 'soy bağının reddi' davası açtım."
'DÜNYAM YIKILDI'
Dava için hem çocuklardan hem kendisinden kan örnekleri alınarak İzmir Adli Tıp Kurumu'na gönderildiğini belirten Nazir O., "İzmir Adli Tıp Kurumu Biyoloji İhtisas Dairesi'nden gelen raporu görünce şok oldum. 26 Ağustos tarihinde yapılan incelemenin ardından verilen raporda, çocukların benden olmadığı belirtiliyordu. Bütün dünyam yıkıldı. Ben, bugüne kadar ne yaptıysam çocuklarım için yapmıştım. Şimdi ne yapacağımı da bilemiyorum" dedi.
'BENDEN OLMAYAN ÇOCUKLARA NEDEN NAFAKA ÖDEYEYİM'
Raporun gelmesinin ardından eski eşi T.D.'nin hala çocuklarının nafakası için kendisine icra gönderdiğini anlatan Nazir O., "Avukatı marifetiyle arabamı bağlatmaya çalışıyor. Ben de icra dairesine itiraz ettim. Benden olmayan çocuklara neden nafaka ödeyeyim ki" diye konuştu.
'MADDİ-MANEVİ YIKIMA VE IZDIRABA UĞRADI'
Nazir O.'nun avukatı Atalay Arslan da yaşananları ibretlik bir olay olarak tanımlayarak, şunları söyledi:
"Müvekkil 2015 yılında şiddetli geçimsizlik sebebiyle eşinden boşandı. Boşanmanın ardından bu sene bir şüphe üzerine soy bağının reddi davası açıldı. Bu dava sürecinde Adli Tıp Kurumu'na kan örnekleri gitti. Adli Tıp Kurumu'ndan aldığımız sonuca göre müvekkilin evlilik birliği içinde doğan çocukların maalesef kendisinden olmadığı, müvekkilimin bu çocukların biyolojik babası olmadığı yönünde rapor geldi. Müvekkilim maddi ve manevi yıkıma ve ızdıraba uğradı. Bu mahkemenin sonucunu bekleyeceğiz, hukuki olarak önümüzde uzun bir süreç var. Müvekkilimin maddi ve manevi zararlarının tazmin edilmesini isteyeceğiz."