Süleyman EKİN/ANTALYA, (DHA) -
Olay, 23 Temmuz 2017 gecesi, Aksu ilçesi Gökdere Mahallesi'nde meydana geldi. İddiaya göre, Mustafa Alkan, husumetli olduğu ağabeyi Ali Alkan'a evinde yemek yediği sırada av tüfeğiyle ateş etti. Göğsünden vurulan Ali Alkan, kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi. Kaçan Mustafa Alkan ise bir süre sonra polise teslim oldu. Alkan, sevk edildiği adliyede çıkarıldığı sulh ceza hakimliğince tarafından tutuklandı.
2 ay önceki duruşmada şikayetçi avukatı, Serik Devlet Hastanesi tarafından sanığın cezai ehliyetinin tam olduğuna dair rapor verildiğini, Akdeniz Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı'nca aksi yönde rapor hazırlandığını, çelişkinin giderilmesi için sanığın İstanbul Adli Tıp Kurumu'na sevk edilerek, yeniden rapor aldırılmasını talep etti. Sanık Mustafa Alkan'ın avukatı ise, Akdeniz Üniversitesi'nin raporunun yeterli olduğunu savunarak, İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndan rapor alınması yönündeki isteğin reddedilmesini talep etti. Duruşma savcısının talebi üzerine sanık İstanbul Adli Tıp Kurumu'na gönderildi.
ÜÇÜNCÜ RAPOR YANLIŞ YERDEN GELMİŞ
Antalya 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın 11'inci duruşmasına tutuklu sanık Mustafa Alkan ile şikayetçiler ve taraf avukatları katıldı. Duruşmada mahkeme başkanı, İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndan istenen üçüncü raporun geldiğini söyledi. Bunun üzerine tutuklu sanık Alkan söz alarak, raporu veren İstanbul Adli Tıp Kurumu'nda sağlığı ile ilgili kendisine hiçbir soru sorulmadığını, kimlik kontrolünün ardından sadece olayı anlatmasının istendiğini öne sürdü. Sanık avukatı Süleyman Çalıkuşu ise, şöyle konuştu:
“Rapor hakkında konuşmak bizim uzmanlık alanımıza girmez. Ancak rapor, Adli Tıp 1. Üst Kurul tarafından düzenlenmesi gerekirken, Gözlem İhtisas Dairesi tarafından düzenlenmiştir. Adli Tıp Kanunu'nun yönetmeliğine göre, farklı kurumların raporlarının çelişmesi halinde raporun üst kurul tarafından düzenlenmesi gerektiği belirtilmiştir. Ancak bu hususa uyulmamıştır. Ayrıca gelen rapordaki heyetin de yönetmeliğe uygun teşkil etmediğini düşünüyoruz. Heyette nöroloji uzmanı yoktur. Ayrıca mahkemenin müzekkerenin son kısmında talep ettiği, 'haksızlıklar karşısında öfkelenme, korkma ve panik durumunda ani bir artış olup olmadığı, ani tepki verip vermediği' yönünde, raporda hiçbir inceleme yapılmamıştır. Bu yönüyle rapora itiraz ediyoruz."
ÜST KURULDAN RAPOR ALINACAK
Duruşma savcısı da çelişkinin giderilmesi için İstanbul Adli Tıp Kurumu 1. Üst Kurulu'ndan rapor alınmasını talep etti. Mahkeme heyeti, raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi için sanığın tekrar İstanbul Adli Tıp Kurumu'na gönderilmesine, Adli Tıp Kurumu 1. Üst Kurulu'nca rapor düzenlenmesine karar verdi. Duruşma ertelendi.
28 Kasım 2019 Perşembe 16:49