Burcu MUTLU- Engin ANAK/ALANYA (Antalya), (DHA)
Türkiye'ye 1953 yılında hobi amaçlı üretim için Meksika bölgesinden getirilen avokadonun tüketimi artınca 1990'lı yılların başından itibaren Alanya başta olmak üzere Antalya, Gazipaşa, Anamur ve Mersin bölgelerinde ticari olarak avokado üretimi yapılıyor. Alanya, Türkiye'de avokado üretiminin yaklaşık yüzde 80'ini karşılar durumda. Bununla birlikte son dönemde ilçede avokado hırsızlıkları da artmaya başladı. Üreticilerin büyük zarar gördüğü ve bir çözüm bulamamasının yanı sıra çiftçiler, ürünlerini hırsızlardan korumak için erken hasat yapmak zorunda kalıyor.
'3'TE 1'İ HIRSIZA GİDİYOR'
Alanya Avokadocular Birliği Başkanı Hilmi Sevilgen, "Avokadodaki en büyük sıkıntımız hırsızlık olayı. Her şeyin önüne geçiyoruz, hırsızlığın önüne geçemedik. Biz artık bıktık, usandık. Üreticilerden bir tanesi geçen bahçeyi kesiyordu, fotoğrafını çekip, bana attılar. Yani üretici 'yeter artık' diyor. Çünkü bahçede hırsız yakalandıktan sonra ne olacak, inanın kestiremiyorum. Hırsızı yakalayıp, 'Tarlaya gömeceğim' diyenler var, 'Kolunu kanadını kıracağım' diyenler var. Olayın bu noktaya kadar gelmesinin sorumluları kim, ben bilmiyorum. Burada üretici, gerçekten iyi bir niyetle sadece üretimini yapıyor. Evini geçindirmeye çalışıyor. Buna engel olunuyor. Sanki 'Sen bahçede üretim yapma. Aileni geçindirmeye çalışma. Bu işleri bırak, hırsızlık yap, soytarılık yap' havasında gerçekleşiyor. Bizim üreticimizin aklında sadece evini geçindirmek var. Ama buna engel olunuyor. Bir de çiftçilerin çok yüksek geliri yok. Avokado biraz para yapıyor, biz memnunuz ama inanın bunu bize yedirmiyorlar. Hırsızlar sayesinde bahçenin 3'te 1'i hırsıza gidiyor, 3'te 1'i masrafa, 3'te 1'i ancak kendilerine kalıyor" dedi.
'ERKEN HASAT YAPMAK ZORUNDA KALIYORLAR'
Hırsızlar nedeniyle üreticinin erken hasat yapmak zorunda kaldığını, bu yüzden de tüketicinin olgunlaşmamış meyve yediğini aktaran Sevilgen, "Erken hasat demek, karşı taraftaki tüketicinin olgunlaşmamış avokadoları yemesi demek. Bu da bize ileride, avokadoyu yeni tanımaya çalışan kesimde avokadoya karşı ters bakışa neden olacak. Yani ürünleri ileride değerlendiremeyeceğiz. Üreticilere, 'Toplamayın, yapmayın, bindiğimiz dalı kesiyoruz' diyoruz ama öbür tarafta ben kendim şahit oluyorum, her gün bir hırsızlık olayıyla karşı karşıyayız" diye konuştu.
'YETKİLİLERDEN YARDIM İSTİYORUZ'
Taşıması ve satışı kolay olduğu için avokadonun hırsızların gözdesi olduğunu anlatan Sevilgen, şunları söyledi:
"Bunun en büyük sebebi, hırsızlığın bir kaidesi var; pahada ağır, yükte hafif olması gerektiği söylenir. Zaten bunun her türlü şartına avokadomuz uyuyor. Çok değerli, çok çabuk satılabilen ve müşterisi çok olan bir ürün. Fiyatı da yüksek. Ama çiftçiler bu yönde çok sıkıntı çekiyor. Yetkililerden yardım istiyoruz. Bize özel kanun çıkaramazlar ama nasıl olacaksa bize yardımda bulunsunlar. Çünkü ileriki günler güzel günler değil."
'DUVAR DA YAPSAN DELİP, GEÇECEKLER'
En son salı akşamı bir bahçeye hırsızların tel örgü, dikenli çit çekmesine rağmen rahatlıkla girebildiklerini aktaran Sevilgen, şöyle konuştu:
"Mesela bahçenin kenarında 2 metrelik tel örgü var. Tel örgünün üstünde de dikenli tel var. Normal şartlarda girme şansı yok ama hırsıza kilit tutmaz derler ya sadece bir penseyle bu teli kesmesi 2 dakikalarını alıyor. Kamera kaydımız da var. Girdikleri bahçede 2 köpek var. Yani bunların hiç birisinin önemi yok. Bir yaptırım gücü kullanılmadıktan sonra tel örgü değil, duvar da yapsan duvarı yıkıp, yine girecekler."