Yaklaşık iki aydan beri Aksu’da konuşulan bir asfalt ihalesi var.
İdari hatadan dolayı ilk ihalenin iptal edilmesi ve sonrası pazarlık usulüyle ikinci bir ihalenin gerçekleştirilmesiyle, Aksu Belediyesi’nin yaklaşık olarak 7 milyon TL’lik zarara uğratıldığı iddia edilmiş, yanlışlığa imza koymayan personelin sürgün edildiğinin de altı ısrarla çizilmişti.
Bu iddialara Aksu Belediyesi yazılı açıklama yaparak, yapılan şikâyet sonucu ilk ihaleyi alan firmanın eksik evrak tanzim ettiği, ihale şartnamesine uymadığı tespit edildiği ve bundan dolayı ihalenin iptal edildiğine dikkat çekmiş, bu gerekçeleri yargıya taşımadıklarını, taşımaları halinde sürecin uzayacağı, böylelikle asfalt sezonunun kapanacağı şeklinde evlere şenlik gerekçe göstermişlerdi.
Sonrası evlere şenlik gerekçeyle ihalesi iptal edilen firma, Antalya 2’inci İdare Mahkemesi’ne “Yürütmenin durdurulması istemiyle” dava açmıştı.
Geçen hafta dava hakkında karar veren mahkeme, firmanın talebini haklı bularak, bir üst mahkemeye itiraz yolu kapalı olmak üzere, yürütmenin durdurulması yönünde 13.07.2017 tarihinde oy birliğiyle karar aldı.
Yani demek oluyor ki, belediye yönetimi, tepkilere rağmen bir suç işlemiş. Mağduriyetlerin ortaya çıkmasına neden olmuş ki, Antalya 2’inci İdare Mahkemesi, daha büyük mağduriyetlerin önüne geçmesi anlamında bir üst mahkemenin yolunu kapatarak karar almış. Ve bununla beraber mağduriyetlerin giderilmesi anlamında bedeller ödenecek. Şimdi 30 gün içerisin de mahkemenin aldığı bu kararın uygulanması bekleniyor. Aksi halde belediye yönetimi mahkemenin aldığı kesin kararı yok saymış ve görevi kötüye kullanmış olacak. Bu gelişmeler ve mahkemenin aldığı karar ile ilgili detaylara, haberimizde geniş bir şekilde yer verdik. O yüzden burada fazla detaya girmeden perde arkasında neler olacağıyla ilgili paylaşımlar yapmak istiyorum.
Mahkeme kararı elime geçer geçmez, ihale uzmanı olan bir dostumu aradım. “Bundan sonra ne olur” diye sordum.
Evrakları inceledikten sonra ilk sözü; “İki ucu b..klu değnek” dedi. Ve sırayla şunları ekledi:
“Normalde bu tür anlaşmazlıklara Kamu İhale Kurumu ( K.İ.K) bakar. Ama burada İdari anlamda çok büyük hatalar yapılmış ki, Antalya 2’inci İdare Mahkemesi davacının talebini haklı görmüş ve daha büyük mağduriyetlerin önüne geçme anlamın da, bir üst mahkemeye itiraz yolunu kapatarak oy birliğiyle karar vermiş. Belediyenin, ilk ihalenin iptaline ilişkin ortaya koyduğu gerekçeleri tek tek geçersiz saymış. Bu karar otuz gün içerisin de uygulanmalı. Uygulanmaması halinde idari anlamda yeni bir suç işlemiş olacak. Bu sefer davayı kazanan kişi tekrar yargı yoluna gidecek, -bu süreçte zararlarım oldu- diyerek zararlarının telafisini isteyecek. Çok büyük bedeller ortaya çıkacak. Karar uygulanması halinde, bu sefer pazarlık usulüyle ikinci ihaleyi alan firma, yargı yoluna gidecek. -Zararlarım oldu. Bu ihaleden dolayı birçok imzalar attım. Sözler verdim. Maddi olarak zararlarım var- diyecek ve zararının giderilmesi anlamında talepleri olacak. Pazarlık olacak. Zararların ödenmesi için etik olmayan yollar seçilecek. Bir taraftan mahkeme kararı uygulanmalı, bir taraftan da idari hatadan dolayı mağdur olan iki firma ve talepleri”
-Başka bir deyişle, Aksu Belediyesi her şekilde büyük bir yükümlülüğün altına girmiş olacak. Ağır bedeller ödeyecek. Bu kararlara imza koyan bürokratlar ile ilgili zimmet borcu çıkar mı?- diye ikinci bir soruyu sordum sevgili uzman dostuma.
Verilen cevap, “Bu sene olmaz. Ama önümüzdeki sene Sayıştay Denetçileri zarar tespiti yapar. Ve bunun sonucu zimmet borcu çıkar. Bu iş bunları götürür. Burada çok ciddi ve vahim bir olay var” şeklindeydi.
Sevgili Uzman dostumun dediği gibi, ortada çok ciddi ve vahim bir olay var.
Bir taraftan iş bilmez idarecilerin ortaya koyduğu idari hatadan dolayı, iptal edilen bir ihale sonucu, pazarlık usulüyle gerçekleştirilen ikinci ihaleyle belediyenin yaklaşık olarak 7 milyon TL zarara uğratıldığı iddiası.
Diğer bir taraftan Antalya 2’inci İdare Mahkemesi’nin ihalesi iptal edilen firmanın talebini, haklı bularak, bir üst mahkemeye itiraz yolu kapalı olmak üzere, oy birliği ile verdiği yürütmenin durdurulması kararı. Ve bu idari hatadan dolayı iki firmanın da uğrayacağı zararların telafisi.
Bu yanlışlığın hesabını kim verecek?
Bu iki uçlu değneği kim eline alacak onu merak ediyorum.
kamu isleri azami dikkat ve titizlik ister sehri emin olmak zor istir rakip hep vardir olacaktirda rehavet iyi niyet kavramlari olmaz sehri eminsin adaletle teraziyi dengeli tutacaksin vizyon liyakat sadakat sahibi kadron olacak yoksa hesap veremessin lakin bizim halil baskanimizdan asla suphemiz yoktur burada bir eksiklik olmustur o da duzeltilmelidir behemahal kadroyu mercek altina almali