Geçen gün bir video gönderdi arkadaşım. Size daha fazlası geliyordur eminim. Tabiki kendince dalga geçmek için oturmuş çekmiş diye düşündüm.
Ama olur mu, olur!
Kısaca izlediklerimi paylaşayım; Genç bir adam, bir oda içerisinde, elinde sigara, cep telefonuyla en yakın arkadaşlarını arıyor. Ve şunları söylüyor: -Testim pozitif çıktı. Kimlerle bulaş halinde olduğum soruluyor. İzne ihtiyacın varsa senide yazayım. Sonrasında devam ediyor. İşte şu kadar para ödeyeceksin bana, diye… İşyerinden izin alamayan, tatile, dinlenmeye ihtiyacı olan arkadaşlarına para karşılığı sözde yardımcı olmaya çalışıyor. Güler misin? Ağlar mısın? İlk başta çok masum, çok komik gelebilir belki ama geldiğimiz nokta tam da burası.
Sağlık Bakanımız Fahrettin Koca’nın her akşam TV kanallarından ‘LÜTFEN, NE OLUR? SOSYAL MESAFEMİZE DİKKAT EDELİM. MASKE, MESAFE ve HİJYEN KURALLARINA UYALIM!’ Söylemi her gün kulaklarımızda çınlarken, teknelerde, barlarda partiler düzenleniyor. Ben bu partilere ‘korona partisi’ diyorum. Başka bir ad bulamadım açıkçası.
Gençlerin, -kanka, bu akşam kopmaya geliyor musun? Sözleri var ya, tıpkı onun gibi. Kop kop, korona…
Korona partilerinde kop kop olduk. Tek tek kopuyoruz!
O kopanlar yüzünden sağlıkçılar iki misli mesai yapıyorlar. Onlar yüzünden tamamen izole yaşamaya çalışan, evinden çıkmayanlar da bir şekilde etkileniyor. Kurunun yanında yaş da nasibini alıyor maalesef.
Ekonomik kaygılar nedeniyle kapatılmayan işletmeler ve buralara hınca hınç doluşan insanlar. Bir taraftan kurallara uyalım uyarıları, diğer taraftan ‘mekanlar açıksa giderim’ diyen insanlar. Bakalım bu işin sonu nerede son bulacak.
Çocukları Covit-19’a hazırlayın
Bugün okullar açıldı. Minikler ders başı yapacaklar. Bu yıl diğer yıllardan farklı olacak elbette. Okul yönetimi ve Öğretmenleri onları maskeli karşılayacak. Geçen dönem yarıda kalan eğitim- öğretim dönemi bu yıl bir kaç haftalık bir denemenin ardından olası duruma göre devam edecek. Eğer durum aksi yönde seyrederse tekrar online olarak eğitim- öğretime devam edilecek.
Şimdi bu minikler hem okula başlamanın heyecanını taşıyor, diğer yandan da pandeminin korkularını. İki ara bir derede zorlu bir süreç onları bekliyor. Uzmanlar, covit-19 önlemleri konusunda ailelere sıkı sıkı tembihler de bulunuyorlar. Çocuklarınızı korkutmayın, tam tersi bu duruma hazırlayın diye. Okula başlama heyecanını birlikte yaşayın.
Bu konuda görüşlerine başvurduğumuz Uzman Psikolog Gülden Gökçe, ailelere şu tavsiyelerde bulundu: ‘Ailelerin, çocuklarıyla mümkün olduğu kadar, tedbirlerin alınması ile bu sürecin atlatılacağına inancımızı geliştirmeliyiz.
Covit-19 ile ilgili korku ve kaygı konusunda ailelerin ve çocukların bu konuda endişelerinin normal olduğunu kabul etmeliyiz. Çocukları bütün haberlere maruz bırakmamamız lazım. Bu durum üzüntü ve kaygıyı artırır. Günün belli saatlerinde aile ile birlikte haberleri takip etmek yeterli olacaktır. Ayrıca aileler sınırsız değil, güvenli internet kullanımına yönlendirilmelidir.
Aileler okula henüz başlayacak çocuklarına rehber olmalıdır. Çocuğa ‘dokunma’ demekten ziyade bulaşma yolunun nasıl olduğunu anlatmamız lazım. Bu virüs; Ağız, burun ve göz yoluyla bulaşan bir şey. Dokunduğu yerden ziyade, elini ağzına, yüzüne götürürsen bulaşır ve masken ve mesafen olursa bulaşmaz bilgisini vermek lazım. Bu tür sürekli ikazlar ilerleyen zamanlarda çocukların yaşamlarında obsesif davranışlar, kişisel bozukluklarına sebep olabilir.
Sağlık Bakanlığının 14 kural ve Milli Eğitim Bakanlığının yayınladığı covit-19 psikosoyal bilgilendirme rehberini ailelere mutlaka okumalarını tavsiye ediyorum.
Uzmanlar ayrıca okul yönetimi ve aileler içinde şu önerilerde bulunuyor: Bu dönem de okul yönetimine, öğretmenlere, ailelere ve de çocuğun kendisine çok iş düşmektedir. Okul genelinde hijyen, maske ve mesafe kurallarına uyulması, sınıfların havalandırılması, ortak alanlarda dezenfektanların bulundurulması. Ailelerin öğretmenleriyle irtibat halinde olması. Ateşinin her gün evde ölçülmesi. Okul yürüme mesafesinde ise yürüyerek gidilmesi.
Çocuğun olası ve hapşırma durumlarında dirsek içerisine doğru öksürüp-hapşırması gerektiği, yine aileler tarafından çocuklarına aktarılmalıdır. Okula giden çocuğun kıyafetleri her gün, yüksek ısıda yıkanmalıdır. Çocuk okuldan eve geldiği zaman, mutlaka duş almalıdır. Aileler tarafında yapılacaklardan bir diğeri de; hem kendi sağlıkları hem de çocuklarının sağlıkları için beslenmelerine dikkat etmeleri ve bağışıklık sistemlerini güçlü tutmalarıdır.