Antalya’nın Eğitim Müzesi Aksu’da açıldı. İl Milli Eğitim Müdürü Yüksel Arslan, Aksu Protokolü, çok sayıda öğretmen ve idarecinin katılımıyla Aksu Fen Lisesi yerleşkesinde Eğitim Müzesi açıldı. Eğitim materyalleri, tarihi doküman, yayın, kitap, dergi, rehber, broşür, katalog, fotoğraf ve video filmlerinin yer aldığı müze ziyaretçilere açıldı.
İl Milli Eğitim Müdürü Yüksel Arslan Beyefendi ile müzeye dair ayaküstü sohbet esnasında müze ve geçmişten günümüze yaşanan farkı şöyle değerlendirdi; “Eğitim Materyali zenginliğiyle bilinen Aksu Eğitim Müzesi, herkes tarafından beğenilen ve daha da zenginleşebilecek bir müze. Antalya’da velilerimizin, öğretmenlerimizin ellerinde çok değerli materyaller var, onların en azından aslı bile olmasa, kopyalarının bu müzelere kazandırılması iyi olur. Çocuklarımız, yeni nesiller, Cumhuriyet tarihi ile birlikte nereden nereye geldiklerini, o zaman ki imkânların ne olduğunu, şimdi ise fırsatlarının neler olduğunu bu müzeler sayesinde görebilecekler. O günlerde kullanılan yöntemlerle bugünleri karşılaştırma fırsatı bulacaklar, bu durum Milli Eğitim adına büyük bir kazanım olduğunu düşünüyorum. Cumhuriyetimiz 100. Yılına yaklaşırken bu tarz başka mekânlara da ihtiyacımız var. Her okul böyle bir müzeyi, sınıfı, hatıraları taşıyan mekânı oluşturabilir bu mümkün. Materyal zenginliğine göre birçok müze oluşturmayı arzuluyoruz. Antalya Lisesi restorasyonu tamamlanınca çok daha geniş bir imkâna kavuşmuş olacak, orada bu müze çalışmamızı daha geniş katılımlara ulaştırarak sürdürmek istiyoruz, dedi.
Dünyaya İYİLİK mesajı gönderen güzel insan Havva Nine
Karaöz mahallesine yolunuz düşerse Havva Nineye mutlaka uğrayın derim. 85 yaşına rağmen hala dimdik ayakta, dünyaya yeşil gözleriyle güzel bakan bir nine sizi karşılayacak. Evini, sofrasını, sohbetini paylaşacak. Yaşanmışlıklarını yüzüne yansıyan her çizgide bulacaksınız. Yumuşak ve naif çizgilerinde. Belli ki çok güzel ve özel şeyler yaşamış Havva Nine, haliyle yüzüne yansımış. Oğlu Bayram ve Gelini Hatice ile beraber yaşıyor, her hafta sonu torunları onu görmeye geldiğinde dünyalar onun oluyor. Oğluyla iki yaren gibiler, oğlu neredeyse annesinin bir dediğini iki etmiyor, birlikte mutlu bir aile olarak yaşıyorlar.
Havva Nineye bu kadar sağlıklı ve hayat dolu olmasını neye borçlu olduğunu sorduk? Sağlığını neredeyse bütün öğünlerde kullandığı, sofrasından hiç ama hiç eksik etmediği Zeytinyağına borçlu olduğunu söyledi. Mutluluğunu ise 2010 yılında kaybettiği sevgili eşine borçlu olduğunu dile getirdi. ‘Biz birbirimizi çok sevdik, 17 yaşında evlendim, iki kızımız ve üç tane de oğlumuz dünyaya geldi. Eşim, bana hiç kötü davranmadı, onun bana yaşattığı güzellikler hala içimde, tabi acısı da yüreğimde, Evlatlarım bana iyi bakıyor, torunlarım var mutluluğumun sırrı onlar’ ifadeleri kullandı.
Havva Nine bütün bunların yanında kocaman yüreğinden, ışıl ışıl yeşil bakan gözleriyle dünyaya İYİLİK mesajını göndermeyi unutmadı.
Bu dünyada çok güzel insanlar var, yüreğinde sevgi ve merhamet taşıyan olmaya da devam edecek yüreğimiz onlarla bir atacak onlar bize gelecek, biz onlara gideceğiz. Yollarımız hep kesişecek sadece güzel yürekli ve merhametli insanlarla… Teşekkürler Havva Nine
