Avrupa Birliği Adalet Divanı, 24 Eylül Salı günü Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının 'vizesiz seyahat hakkı' tanıyacak Leyla Ecem Demirkan davasını karara bağlayacak.
AÜ Rektör Yardımcısı Muharrem Kılıç, AÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi (İİBF) Dekanı Murat Karaöz ve aynı İBFF bünyesinde kurulan Vizesiz Avrupa Araştırma Grubu'nun Başkanı Prof. Dr. Harun Gümrükçü dava öncesi ortak basın açıklaması düzenledi.
Prof. Dr. Gümrükçü, AB Adalet Divanı'nın aslında AB ve Türkiye arasındaki Ortaklık Anlaşması'nı tamamlayan Katma Protokol'de geçen hizmetlerin serbest dolaşımı kavramına hizmet alma ilkesinin dahil olup olmadığı hakkında karar vereceğini kaydetti.
'ÇALIŞMA HAKKI DEĞİL, SERBEST DOLAŞIM HAKKI'
Bu kararın Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının AB ülkelerine 3 aya kadar vize almadan turistik amaçlı seyahat hakkı tanıyacağının altını çizen Prof. Dr. Gümrükçü, şunları söyledi:
"Bu dava ikinci bir dikiş, sağlamlaştırma davası. Mahkemeden beklentimiz, daha önce şimdiye kadar aldığı 6 mahkeme kararının çizgisini koruması ve devam ettirmesidir. İtiraza mahal bırakmayacak şekilde vizesiz Avrupa tezimiz hayata geçirilmiş olacaktır. Bütün Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarımızı AB üyesi ülkelere gitme şansı olacaktır. Fakat bu vizenin çalışma hakkını kapsamadığının altını çizmekte yarar var. Serbest dolaşım hakkıyla karıştırılmamalı, vizesiz seyahat hakkı olarak değerlendirilmelidir."
Davanın Türkiye adına olumlu sonuçlanmasının somut sonucunun vizesiz seyahat hakkı olacağını belirten Prof. Dr. Gümrükçü, "Daha da önemlisi, bu karar Türkiye'ye Avrupa Birliği'ne taşıma kararıdır" dedi.
Bu kararla birlikte Türkiye ve AB arasında devam eden müzakere sürecindeki birçok sorunun da ortadan kalkacağını belirten Prof. Dr. Harun Gümrükçü, kararın olumsuz olması durumunda Avrupa Birliği Adalet Divanı'nın siyasi baskılara boyun eğdiğinin açık seçik ortaya çıkacağını savundu ve aynı zamanda Türkiye'de yaşayan AB vatandaşlarının da statüsünü bozacağını iddia etti.
GALATASARAY'IN AB PASAPORTLU FUTBOLCULARI
Prof. Dr. Gümrükçü, Adalet Divanı'nın alacağı kararın olumlu olması durumunda Türkiye Futbol Federasyonu Tahkim Kurulu'nun Galatasaray'ın AB pasaportuna sahip futbolcularını yerli statüsünde oynatma talebine verdiği 'ret' yanıtının değişip değişemeyeceğine ilişkin soruya ise kesin bir ifadeyle, "TFF bunu yasaklayamaz" dedi. Konunun Demirkan davasıyla yakından ilişkili olduğunu ve davanın olumlu sonuçlanmasıyla birlikte kararın alt metinlerinden birinin de çalışmaya ilişkin koşullar olacağını kaydeden Prof. Dr. Gümrükçü, "TFF, AB pasaportu taşıyan futbolcuların Türkiye'de çalışmasını kotaya bağlayamaz" değerlendirmesini yaptı.
DEMİRKAN DAVASI NEDİR?
Annesi Almanya'da yaşayan Leyla Ecem Demirkan, ağır hasta Alman üvey babasını ziyaret etmek istedi. Demirkan'ın 2007'de Ankara'da Alman Büyükelçiliği'ne yaptığı vize başvurusu, Almanya'da kalacağı kuşkusuyla reddedildi. Demirkan bunun üzerine vize almadan Almanya'ya gelmek istedi. Ancak buna da izin verilmeyince Demirkan, avukat Prof. RolfGutmann aracılığıyla Berlin İdari Mahkemesi'nde Almanya'yı dava etti. Berlin İdari Mahkemesi, 22 Ekim 2009'da Türklere vize muafiyeti olmadığına karar vererek, Demirkan'ı haksız buldu. Ancak Leyla Ecem Demirkan karara itiraz etti. İtiraz dilekçesini inceleyen Berlin Brandenburg Yüksek İdari Mahkemesi, Türklere aktif hizmette vize serbestisi tanıyan Avrupa Adalet Divanı'nın Soysal kararı ve Almanya'nın başka eyaletlerindeki mahkemelerin Türklere vize uygulanmasını hukuka aykırı bulan kararlarını da gözönünde tutarak, davayı Avrupa Adalet Divanı'na havale etti.
AÜ Rektör Yardımcısı Muharrem Kılıç, AÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi (İİBF) Dekanı Murat Karaöz ve aynı İBFF bünyesinde kurulan Vizesiz Avrupa Araştırma Grubu'nun Başkanı Prof. Dr. Harun Gümrükçü dava öncesi ortak basın açıklaması düzenledi.
Prof. Dr. Gümrükçü, AB Adalet Divanı'nın aslında AB ve Türkiye arasındaki Ortaklık Anlaşması'nı tamamlayan Katma Protokol'de geçen hizmetlerin serbest dolaşımı kavramına hizmet alma ilkesinin dahil olup olmadığı hakkında karar vereceğini kaydetti.
'ÇALIŞMA HAKKI DEĞİL, SERBEST DOLAŞIM HAKKI'
Bu kararın Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının AB ülkelerine 3 aya kadar vize almadan turistik amaçlı seyahat hakkı tanıyacağının altını çizen Prof. Dr. Gümrükçü, şunları söyledi:
"Bu dava ikinci bir dikiş, sağlamlaştırma davası. Mahkemeden beklentimiz, daha önce şimdiye kadar aldığı 6 mahkeme kararının çizgisini koruması ve devam ettirmesidir. İtiraza mahal bırakmayacak şekilde vizesiz Avrupa tezimiz hayata geçirilmiş olacaktır. Bütün Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarımızı AB üyesi ülkelere gitme şansı olacaktır. Fakat bu vizenin çalışma hakkını kapsamadığının altını çizmekte yarar var. Serbest dolaşım hakkıyla karıştırılmamalı, vizesiz seyahat hakkı olarak değerlendirilmelidir."
Davanın Türkiye adına olumlu sonuçlanmasının somut sonucunun vizesiz seyahat hakkı olacağını belirten Prof. Dr. Gümrükçü, "Daha da önemlisi, bu karar Türkiye'ye Avrupa Birliği'ne taşıma kararıdır" dedi.
Bu kararla birlikte Türkiye ve AB arasında devam eden müzakere sürecindeki birçok sorunun da ortadan kalkacağını belirten Prof. Dr. Harun Gümrükçü, kararın olumsuz olması durumunda Avrupa Birliği Adalet Divanı'nın siyasi baskılara boyun eğdiğinin açık seçik ortaya çıkacağını savundu ve aynı zamanda Türkiye'de yaşayan AB vatandaşlarının da statüsünü bozacağını iddia etti.
GALATASARAY'IN AB PASAPORTLU FUTBOLCULARI
Prof. Dr. Gümrükçü, Adalet Divanı'nın alacağı kararın olumlu olması durumunda Türkiye Futbol Federasyonu Tahkim Kurulu'nun Galatasaray'ın AB pasaportuna sahip futbolcularını yerli statüsünde oynatma talebine verdiği 'ret' yanıtının değişip değişemeyeceğine ilişkin soruya ise kesin bir ifadeyle, "TFF bunu yasaklayamaz" dedi. Konunun Demirkan davasıyla yakından ilişkili olduğunu ve davanın olumlu sonuçlanmasıyla birlikte kararın alt metinlerinden birinin de çalışmaya ilişkin koşullar olacağını kaydeden Prof. Dr. Gümrükçü, "TFF, AB pasaportu taşıyan futbolcuların Türkiye'de çalışmasını kotaya bağlayamaz" değerlendirmesini yaptı.
DEMİRKAN DAVASI NEDİR?
Annesi Almanya'da yaşayan Leyla Ecem Demirkan, ağır hasta Alman üvey babasını ziyaret etmek istedi. Demirkan'ın 2007'de Ankara'da Alman Büyükelçiliği'ne yaptığı vize başvurusu, Almanya'da kalacağı kuşkusuyla reddedildi. Demirkan bunun üzerine vize almadan Almanya'ya gelmek istedi. Ancak buna da izin verilmeyince Demirkan, avukat Prof. RolfGutmann aracılığıyla Berlin İdari Mahkemesi'nde Almanya'yı dava etti. Berlin İdari Mahkemesi, 22 Ekim 2009'da Türklere vize muafiyeti olmadığına karar vererek, Demirkan'ı haksız buldu. Ancak Leyla Ecem Demirkan karara itiraz etti. İtiraz dilekçesini inceleyen Berlin Brandenburg Yüksek İdari Mahkemesi, Türklere aktif hizmette vize serbestisi tanıyan Avrupa Adalet Divanı'nın Soysal kararı ve Almanya'nın başka eyaletlerindeki mahkemelerin Türklere vize uygulanmasını hukuka aykırı bulan kararlarını da gözönünde tutarak, davayı Avrupa Adalet Divanı'na havale etti.
Son Güncelleme: 20.09.2013 18:30
