Aksu Belediye Meclisi’nin Mayıs ayı oturumu evlere şenlik bir gelişmeye sahne oldu. Sahnede ki isim hiç şüphesiz Aksu Belediye Başkan Yardımcısı Yusuf Koçyiğit. bilindiği üzere geçen yıl Nisan ayı sonlarında, Aksu Belediye Başkan Yardımcısı Yusuf Koçyiğit’in imzasının yer aldığı ve hukukçular ile aynı zamanda konusunda uzman olan belediye bürokratları tarafında skandal diye nitelendirilen bir belge elimize ulaşmıştı. Gerekli araştırmalar sonucu haber değeri olan bu belgeden yola çıkarak, uzun süre gündemde sıcaklığını koruyan bir haber yapmış ve ayrıca köşe yazısını kaleme almıştım.
Konuyu bilmeyenler için geçmişe dönüp belgeyle ilgili bir hatırlatmada bulunacak olursak;
O belgede mülkiyetin çoğunluğu vatandaşlara ait olan, 250 dönüm arazi üzerinde yapılması planlanan Galericiler sitesiyle ilgili Ankara merkezli iki firmayla Aksu Belediyesi adına Başkan Yardımcısı Yusuf Koçyiğit’in görev alanında olmadığı halde 5 Ocak 2018 tarihinde bir teknik şartname imzalandığı ifade edilmişti.
Yaptığımız araştırmalar sonucu ortaya çıkan söylemler tamamıyla bir facianın göstergesi niteliğindeydi. Sağlıklı bilgi sunma adına Başkan Halil Şahin’i aramıştık. Sözleşmeden haberdar olduğunun altını çizen Sayın Şahin, sözleşmeyle bir alakalarının olmadığını ifade etmiş, ortalığı bulandırmaya çalışan bazı çevrelerin, belediye bürokratının adı karıştırılarak sahtekârlığa yeltendiğini ifade etmeye çalıştığını söylemişti. Ayrıca Şahin, mevcut alanın mülkiyet sorununun olduğuna vurgu yaparak, “Bu alanın bizle ilgisi yok. Tüm bu sorunlar çözülmeden, ben dahil hiç kimsenin böyle bir sözleşme yapma yetkisi yok” açıklamasında bulunmuştu.
Bu açıklamalar karşısında, “Madem sözleşmenin bahsi geçen bürokratla alakası yok. Onun adına sahte bir evrak düzenleniyor. Gerekli yasal mercilere her hangi bir suç duyurusu yapıldı mı?” şeklinde soru yöneltmiştim. İşte bu soruya verilen yanıt, kocaman bir “Hayır” idi.
Daha sonraları konunun muhatabı olan Aksu Belediye Başkan Yardımcısı Yusuf Koçyiğit, belediyenin basın servisi aracılığıyla bizleri suçlar nitelikte bir yazılı açıklamada bulunarak, suç duyurusunda bulunacağı ifade etmişti. Koçyiğit’in bu açıklamalarına bizimde cevabımız, “Bu sahtekârlığın ve kumpasın çözülmesi için, bilgi ve belge anlamında her türlü desteği vermeye hazırız. İddiaların muhatabı ile Ankara’dan bize ulaştırılan belgeleri, sırf adınıza leke gelmesin diye mahkeme de delil olarak vermeye hazırız” şeklinde olmuştu.
Üzerinden bir sene geçti. Bir türlü beklenen suç duyurusu yapılmadı. Oysaki ortada bir evrak mevcut. Evrakta Aksu Belediye Başkan Yardımcısı Yusuf Koçyiğit’in adı, kaşesi ve imzası geçiyor. Sahtedir denilen evrakla ilgili bugüne kadar herhangi bir suç duyurusun da bulunulmaması da ayrı bir muamma.
Neyse, şimdi gelelim günümüze, yani Aksu Belediye Meclisi’nin Mayıs ayı oturumuna.
Bölgeyle ilgili yapılan imar planlarıyla ilgili, Aksu Belediye Başkanı Halil Şahin meclis üyeleriyle ilgili bilgilendirmede bulundu.
Bölgeyle ilgili Aksu Belediyesi olarak sadece planlama ve imar konusunda yetkili olduklarını ifade eden Başkan Şahin, “Bizi ilgilendiren alanı bitirdik. Bu planlamayla bölgenin rantı artı. Bizlerin herhangi bir firmayla anlaşmamız olamaz. Bu işi en iyi şekilde yapacak olan yüklenici firmanın vatandaşlarla anlaşması taraftarıyız. Geçmişte basında yanlı yanlış birçok bilgi verildi. Milyarlık bir proje var ortada. Büyük projelerde ufak aksaklıklar zaman kaybına neden olacak. Zaman kaybına bizim tahamülümüz yok” şeklinde açıklamalarda bulundu.
Bunun üzerine söz alan İYİ Parti Aksu Belediye Meclis Üyesi Ramazan Özen, Başkan Şahin’e “Sizin söylediğinize göre herhangi bir anlaşma yok. Yapılmış ve başlanmış bir çalışma yok. Fakat, aynı galericiler sitesi bölgesinde bir hafriyat ve alt yapı çalışması yapan kurumlar var. 14 Mart 2019 tarihinde belediyeden alınan izin doğrultusunda bu çalışmaların yapıldığı ifade ediliyor. Bu iznin Yusuf Koçyiğit tarafından verildiği ifade ediliyor. Bu konu biraz hassas bir konu. Toplumu endişelendiriyor. O bölgede çalışma yapan firma var. Nedir bu işin özü?” şeklinde sorular yöneltti.
Şahin, bu sorulara cevap vermesi için sözü Yusuf Koçyiğit’e verdi. Koçyiğit’in bilindik ve geçiştirmeli cevapları üzerine, Özen, “İsterseniz yazıyı istetelim ve okuyalım daha faydalı olacağını düşünüyorum. Yazıda sizin isminiz ve imzanız var” diye söylemde bulundu.
Bunun üzerine Koçyiğit evrakta imzasının olduğunu kabul etmek zorunda kaldı. “Bunu inkâr etmiyoruz” diyen Koçyiğit, Bu alan içerisinde şantiye kurulmasına engel olmayacağını düşündüğümden dolayı böyle bir yazı verdim ama o kişiler bizden habersiz olarak farklı bir çalışma başlattılar. Bizde onu durdurduk. Vekâletler alınmadan ruhsatlar verilmeden devamına müsaade etmeyeceğiz. Bu yönde uyarıları yaptık” açıklamasında bulundu.
Koçyiğit’in sahnede olduğu, meclisteki gelişmeler bu şekilde cereyan etti. Şimdi Koçyiğit’e haklı olarak sormak isterim, tayin ettiğiniz yüklenici firma tüm hak sahipleriyle bir anlaşma yapmadan, hangi yetkiye dayanarak, yüklenici firmanın vatandaşın arazisi üzerinde çalışma yapmasına izin veriyorsunuz. Kaldı ki, geçmişte birkaç vatandaşla yapılan anlaşmalar, hak sahiplerinin sözleşmeye eklediği maddelerden biri olan zaman dilimine uyulmadığından dolayı, geçmiş tarihte yapılan hiçbir anlaşmanın hükmü yoktur. Bunu söyleyen o alan üzerinde hak sahibi olan vatandaşlardır.
Detaylar bu kadar net iken, neye dayanarak böyle yasal olmayan bir yola başvurduğunuzu inanın anlamış değilim. Kamuoyunda ifade edilen çirkin ilişkiler ağının beyinlerde yer edinmemesi için tez elden bir açıklama yapmanızda yarar var. Aksi halde hep kafalarda soru işaretlerine neden olacaksınız?