5393 sayılı Belediye Kanununun 20’inci maddesinin ek fıkrası 30.5.2007-5675/3 maddesinde şöyle der: Belediye başkanı, acil durumlarda lüzum görmesi halinde belediye meclisini bir yılda üç defadan fazla olmamak ve her toplantı bir birleşimi geçmemek üzere toplantıya çağırır. Olağanüstü toplantı çağrısı ve gündem en az üç gün önceden meclis üyelerine yazılı olarak duyurulur ve ayrıca mutat usûllerle ilan edilir. Olağanüstü toplantılarda çağrıyı gerektiren konuların dışında hiçbir konu görüşülemez.
***
Aksu Belediye’sinde 22.08.2013 Perşembe ve 23.08.2013 Cuma, yani iki gündür hummalı koşuşturmaca var. Bu hummalı koşuşturmaya neden olan belediyenin asli görevi olan yol, asfalt, çevre düzeni ve imar değil.
Peki, o halde ne?
Koşuşturmaca ya neden olan hal, norm kadro değişikliği.
Yani daha önce yalnız 3’üncü kademe olan memur kadrosu 5 ila 10’uncu kademeye çıkarıldı.
Neden böyle bir değişikliğe lüzum görüldü, denilecek olursak, o da 2012 yılının son aylarında sözleşmeli olarak belediye çatısında işe başlatılan ve torba yasadan dolayı kadro hakkı kazanan, ancak 7’inci kademede olduğundan dolayı kademesi tutmayan Aksu Belediye Başkan Yardımcısı Hasan Çetin’in oğlu Veli Çetin’e düzenleme yapılarak kadro yolunun açılması…
Bir başka değişle özel bir talebin yerine getirilmesi…
Tüm bunların yapılması için de meclis kararının alınması gerekiyordu.
O da yapıldı…
Meclis tatilde olmasına rağmen, Başkan İsa Yıldırım’ın emriyle olağanüstü toplantıya çağrıldı.
Yukarda ki tanımdan da anlaşıldığı gibi, başkanın acil durumlarda lüzum görmesi halinde meclisi toplantıya çağırması gerekiyor…
Yani başka bir değişle, kent adına alınacak çok önemli kararlarda olağanüstü çağrı yapması gerekiyor. Buna da sınırlandırma konulmuş. Senede 3 defa denilmiş.
Bu da gösteriyor ki alınan karar doğrultusunda 1 aylık tatile giren meclise, olalağan üstü çağrı yaptıracak hiç bir gelişme yok. Üstelik tatilde olan Aksu Meclisi'nin, tatil süresinin bitmesine sayılı günler kalmış. Yani Eylül ayının ilk haftasında meclis, Eylül ayı oturmunu yapmak için toplanacakken, bu çağrıya normal şartlarda akıl sır erdirmek akıl işi değil.
Tanımlar ve gelişmeler bu şekilde olurken, AK Parti'nin tam kadro olarak katılmadığı, MHP’den İsmail Danacı ve CHP’den Ali Üstün’ün, bağımsızlardan ise Hasan Çetin, Mehmet Mekik’in katıldığı oturumda değişiklik yapıldı. Tabiî ki burada AK Parti ve MHP grubunun oturuma katılmaması, bir anlamda değişime gizli destek anlamına geldi. En azından katılmış olsalardı, kullanacakları “hayır” oyu, değişikliğin yapılmasına engel olacaktı. Diğer taraftan da 65 bin Aksulunun hakkını da korumuş olacaklardı. Katılımın gerçekleşmemesi, Aksulunun hakkının korunması bir tarafa, beraberinde kıyağı da getirdi. Yani Aksulu hiçe sayıldı. Hasan Ağa'nın Çiftliği'ne bir gelir kapısı daha açıldı.
Tabii ki bu kıyağa yapılacak, onlarca yorum var, ama biz bu yorumları kamuoyunun vicdanına bırakıyoruz. Buradan diyecek tek söz var.
O da meclis bahane, kıyak şahane. Yani başka bir ifadeyle, "kadro şahane…"
