Güneyhaberci TV’de yayınlanan ve Hilal Kara’nın hazırlayıp sunduğu Sektör Dünyası Programına İş insanı ve siyasetçi kimliğiyle tanınan İsmail Metin konuk oldu. Üretim anlamında Antalya özellikle Aksu’nun ciddi bir potansiyel olduğunun altını çizen Metin, “Halkın yüzde 90’ı geçimini tarımdan sağlıyor. Üretip ihraç ediyoruz. Bir taraftan da ürettiğimizin önemli bir kısmı çıkma dediğimiz ürünler çöpe gidiyor yani milli servetimiz çöp oluyor” dedi. Tarım konusunda epey yol aldıklarını ve büyük ölçüde üretimler yaptıklarını kaydeden Metin, “Rusya- Ukrayna savaşı şu an bizi etkiledi. İhracatımız durdu. Ürettiğini ihraç eden bir ülkeyiz. Üretmeyen bir toplum kaybetmeye mahkûm” açıklamalarında bulundu.
Markalaşma zamanı
Aksu’da tarımı tanıtma konusunda eksikliklerin olduğunu kaydeden Metin, “Örneğin Kumluca İlçemiz marka oldu. Biz yeterince tanıtamıyoruz. Yaş sebze ve meyve de ciddi üretimimiz var. Kooperatifleşmeyle bunu çözebiliriz diye düşünüyorum. Tarımla ilgili kurumlarla sağlıklı projeler yapılabilir. İsraf konusunda ülke olarak önüne geçemiyoruz. Milli servetimiz çöp oluyor. Bunları çöpe atmak yerine değerlendirebileceğimiz fabrikalarımız olabilir. Çıkma biber, domates ve nar gibi ürünler çöpe gidiyor. İl tarım ve ilçe tarımı bünyesinde devletimizin desteğiyle bu projeler gerçekleştirilebilir. Aksu’da üretici gençlerimizin elinden tutulması gerekiyor. Markalaşmamız gerekiyor. Tarımda işçi bulmakta bile güçlük çekiyoruz. Ürettiğimizi ihraç etmek, markalaştırmak gerekiyor” diye belirtti.
Turizm: Havada ki uçağın hesabını yapmaktır
Turizm alanında yatırımlar yaptığını ifade eden Metin, “Uzun yıllar mağaza işletmeciliği yaptım. Orta Doğu ve Rus pazarına çalıştım. Turizm denilince inmeyen uçağın hesabını yaparsınız. Ya olursa, olmazsa yine tarıma dönersiniz. 16 milyon turist geliyor. Kundu’da 5 yıldızlı otellerimiz var. Ülkeler arasında sınır kalmadı. Birkaç defa gelen turist artık bu şehri tanıyor. Buradan gayrimenkul alıyor. Burada çok rahat vatandaşlık alabiliyor. Bu durum da turizm zor duruma giriyor. Kendi ülkesinde ev alamayan, bizim evimizde çok kolay ev alabiliyor. Turizm iyiye gitmiyor” dedi.
Yörük Kültürünü gençlere aktarıyoruz
Türk dünyasını yakından takip ettiğini belirten Metin, “Hayta Yörükleri Derneği yönetimindeyim. Uluslararası Yörük Türkmen Şöleninde yer aldık. Yöresel kıyafetlerle katıldık. Dernek başkanımız Ramazan Alkan ve yönetimde ki arkadaşlarımıza teşekkürlerimi iletiyorum. Kendi çadırımızda yörüğün kültürünü yaşatmaya, temsil etmeye çalıştık. Aksu Yörük coğrafyası yüzde 95’ Yörük kökenli insanlar. Biz geleneklerimizi en iyi şekilde yaşamak ve yaşatmak elbette gelecek nesillere aktarmak istiyoruz. Gençlerimiz bu kültüre sahip çıksın diye elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Biz Hayta Yörükleri Derneği olarak Aksu’da ilkbahar da gerçekleştireceğiz” şeklinde konuştu.
Kin, nefret ve intikam siyaseti yapılmamalı
Son olarak siyasette ki süreci değerlendiren Metin şunları söyledi: “Benim sevdam Aksu. Siyaseten şahsım adına bir beklentim yok. Aksu’nun lehine olan her hareketin içinde olmak isterim. En önemlisi Aksu’da kin, nefret ve intikam siyaseti olmamalı. Birleştirici siyaset yapılmalı. Kin ve nefretle yapılan hiç kimseye bir şey kazandırmaz. Birlik ve berberlik olmalı. Biz akrabayız, okul arkadaşıyız. Barışçıl bir siyaset olsun istiyorum. Beklenti içinde değilim ama görev verilirse genel merkezimizden elimden geldiğini yaparım. Bir görev verilirse Aksu’nun lehine olacak faaliyetlerin içinde olmak isterim. Aksu büyük bir yüzölçümüne sahip. Eksiklerimiz var. Tanıtıma daha çok ihtiyacımız var. Aksu gençlerine çok görev düşüyor. AKGİAD yönetiminde görev alıyorum. Derneğimize de çok önemli görevler düşüyor. Herkes elini taşın altına koymalı. Ekip çok önemli. Ayrıca bizleri halkla buluşturduğunuz için çok teşekkür ediyoruz” dedi.