Çocukluğundan bu yana siyasete meyilli olan Özen, 2009 seçimlerinde bir akrabasının aday olmasından dolayı geri planda durmayı, seçimlerin hemen ardından aktif siyaset hayatına başlamanın doğru olacağı kanısına vardığını, 2009 yılından bu yana kendisini 2014 seçimlerine hazırladığını ve MHP’den belediye başkanlığı için aday adaylığını açıklayarak bu çalışmalarının devam ettiğini dile getirdi.
“Belediye başkanlığı 5 yıl ile sınırlı değildir. Bu dönem belediye başkanı olacak kişinin, rahatlıkla Muratpaşa ve Konyalatı merkez ilçe belediye başkanları gibi 3 ya da 4 dönem başkanlık yapabilir” diyen Özen, hedeflerinin ve projelerinin olduğunu söyledi. Özen, ilk iki önceliğinin Macun Deresi ve Hastane probleminin çözülmesi, yine başkan olduğu takdirde de 6 ay içerisinde Aksu’ya kent meydanı yapacağına işaret etti.
2009’DA AKRABAM ADAY OLMUŞTU
Siyasete ne zaman başladınız?
Siyaset, halka hizmet etmenin en önemli faktörüdür. Siyasete çocukluğumdan beri hep ilgi duymuşumdur. 2009 seçimlerinde aktif siyasetin içinde olma durumum belirdi. O dönemde bir akrabamın aday olmasından dolayı aktif siyasetin içerisinde bulunmadım, ama ondan sonra bunun olması gerektiğine inandığım için 2009’dan beri siyasetin içerisinde bulunuyorum.
HALKA HİZMET BORCUMUZ VAR
Siyaset sizin için ne ifade ediyor?
Siyaset benim için bulunduğum bölgeye, yaşadığımız yere, doğduğumuz topraklara hizmet edebilmenin adı. Yani, biz bu bölgede doğmuşuz, bu bölgede yaşıyoruz ve bu bölgede halk bize bir destek vermiş ve belli bir konuma kadar gelmişiz. Bu gelmiş olduğumuz konumda, artık bizimde bulunduğumuz bölgeye ve bize destek veren halkımıza bir hizmet borcumuz var ve bu borcu ödemenin yolu da siyaset. Aksu halkı, gerçekten bulunduğu konum itibariyle Antalya’nın en önemli bölgesi olmasına rağmen yaşamış olduğu bazı olumsuzlulardan dolayı bu sıçramayı yapamamış, hak ettiği bir bölge haline gelememiş ve bu yüzden de yaşadığı yerdeki sıkıntıların üst üste gelmesi halkı bunaltmış ve bundan kurtulmanın zamanının geldiğini düşünüyorum.
Bu yüzden siyasi olarak siyaset yapmak adına bu bilinç oluştuktan sonra çözüm ortağı olmak için çözüm ortağı olmanın da işin başında olunması gerektiğini düşündüğüm için bu işin içerisindeyim.
EVLERİNE GİDİP OTURSUNLAR
2009 yılından bu yana aktif siyasetin içerisinde olduğunuzu söylüyorsunuz ve MHP’den belediye başkan aday adayısınız. Siyasetçi gözüyle baktığınız da Aksu’yu nasıl görüyorsunuz?
Aksu’nun 2009 yılına kadar dört ayrı beldeden oluşan konumu vardı. 2009’da çıkartılan kanunla ilçe haline getirildi. Ve şu anda ki son çıkan kanunla yani o ilçe konumuna getirilmesinin daha ne anlama geldiğini anlamadan yeni bir kanunla Karaöz Beldesi’de Aksu’ya bağlanarak daha da genişletildi. Şimdi Aksu geçmişte ismi “karanlık sokak” olarak geçen bir yer, yani daha köy görünümünden çıkamamış, ilçeyle köy arasında sıkışmış bir konumda olan Aksu. Yani şunu söylemek istiyorum. Aksu’da her şey var, Aksu’da bir şeyler yapmak için bütün malzemeler olmasına rağmen bunun ortaya çıkartılıp sunulması noktasında bir takım eksiklikler var. Aksu’yu kendi haline bırakırsak, yani desek ki, Aksu kendi haline bir şeyler yapsın, Aksu bundan daha iyisini yapabilirdi belki. Ben geçmişte siyaset yapan hiç kimseyi suçlamak istemiyorum, suçlamıyorum da. O içinde bulundukları dönemlerde herkes bir şeyler yapmış, herkes kendine göre doğrularını yapmış. Belki o dönemdeki şeyler farklıydı. İçinde bulundukları durum, onların yapmak istediklerini yapamamasına neden olmuş olabilir. Bu saatten sonra Aksu’da siyaset yapmak isteyen, Aksu’ya talip olan herkes, sorunları çözme yönünde siyaset yapmak zorundadır. Aksu’da bahane siyaseti bitti. Bahane üretecek olanlar lütfen evlerine gitsinler ve otursunlar. O yüzden bizler sorun çözücü noktasında olmak istiyoruz. Bu noktalarda elimizden gelen her şeyi yapacağız.
Aday adaylığınızı açıklamanız planlı bir süreç miydi, yoksa ani aldığınız bir karar mı?
Yaklaşık bir yıldır yapmış olduğum bir çok şeyi program dahilinde yapıyorum. Bunlar rastgele değil, planlanarak yapılan işlerdir. MHP’den aday adaylığını açıklamam da planlı bir süreçti. Danışmanımla birlikte bir program dahilinde çalışmalarımı devam ettiriyorum.
BİRBİRİNDEN HABERİ OLMAYAN İKİ AYRI KENT
Aksu ilçesini nasıl değerlendiriyorsunuz, size göre Aksu’nun sorunları nelerdir?
Bir ucu Isparta, bir ucu deniz olan bir ilçe olması, Aksu’da iki farklı kent görünümü oluşturmakta. Ve bu iki kentin birbirinden haberi yok. Sahile gidiyorsunuz farklı bir dünyayla karşılaşıyorsunuz, Aksu merkeze doğru yaklaştıkça farklı bir dünya ile karşılaşıyorsunuz. Şimdi en önemli sorun, her zaman için burada mülkiyet ve 2B sorunu olmuştur. Aksunun yıllardır kronikleşmiş bir hastane sorunu var. Aksulu saat 17.00’dan sonra sağlık konusunda ne yapacağını bilemiyor, hizmet alamıyor. Yani vergisini yatırırken tam yatırıyor, devlete karşı her türlü yükümlülüklerini tam olarak yerine getiriyor, devletin Aksu halkından istediği her şeyi Aksu halkı tam yerine getirmesine rağmen Aksu halkı devletten yıllardır sağlık sorunu ile ilgili bir isteği var fakat bu karşılanamıyor.
Macun deresi problemi, Aksu’nun önemli bir sorunudur. Yani bu devirde böyle bir problemin olmasını da algılayamıyorum.
Aksu çiftçisi acaba bu sene sel olacak mı, olmayacak mı? Sel olursa ben ne yaparım diye kara kara düşünerek selin durumuna göre ekeceği dikeceği ürünü ayarlamak zorunda kalıyor. Halbuki, çiftinin düşüncesi en iyi hangi ürünü yetiştirebilirim ve bu ülkeye en iyi neyi sunabilirim olması gerekirken, sele dayanıklımı dayanıksız mı? Sel olursa batar mıyım, batmaz mıyım? Ona göre masrafı az bir şey mi ekeyim? Diye bunlarla uğraşıyor.
Aksu’nun imarlı bir Macun Bölgesi var. Zemin artı iki. Niye? Bunun bir açıklaması olması gerekir. Sahilde siteler 10 katlı, şu anda hala inşaatlar devam etmekte, neden Macun Bölgesi zemin artı 2. Bunun mutlaka açıklaması vardır. Ama bu açıklama birilerine ayak bağı olmamalı. Zemin artı 2 ile siz dışarıdaki insanları Aksu’ya çekemezsiniz. Siz müteahhit olsanız Aksu’ya gelip zemin art 2 ile iş yapar mısınız? Zemin artı iki olduğu için o bölgedeki yer değer kazanır mı? Kazanmaz. Bölgenin rantını yükseltemezsiniz. Ben her yeri imara açalım demiyorum ama tarım alanlarını koruyacaksak eğer, zemin artı 2 ile tarım alanını koruyamayız. Çünkü zemin artı 2 olursa daha fazla inşaat yapmak zorunda kalırsınız. Böylece tarım alanlarını tamamen yok etmiş olursunuz.
Nerede tarım yapılacak neresi imara açılacak artık bunun kararı verilmeli ve ona göre düzgün bir çalışma yapılmalıdır.
BÜYÜKŞEHİR’DEN GEÇECEK BİR İŞ
Zemin artı 2 ile ilgili niye diye bir soru sordunuz. Bu soruyu Aksulu yerel yöneticilere sordunuz mu? Bu kararlar çıkarken neden zemin artı 2 kararı alınmış?
Şöyle bir durum var. Zamanında o bölgenin muhtarının bununla ilgili bir çalışma yaptığını duymuştum. Ama başarılı oldu, olamadı onu bilemiyorum. Başarılı olmuş olsa zemin artı 2’de kalmazdı. Bu duruma yerel yönetimle belediye el atmalı. Muhtarın ve o bölgede yaşayan insanların tek başına bu işi başarmaları beklenemez. Bu iş tamamen Büyükşehir’den geçecek. Büyükşehir Belediyesi’nin bu konuda yetkili olduğunu biliyoruz ama alt belediye olarak da üzerine düşen mücadeleyi yapmak zorundasınız. Bunu biz yapmalıyız. Bölgenin rantını yükseltmek zorundayız. Böylelikle burada yaşayan insanları refah seviyesi artar ve aynı zamanda gelecek kaygıları en aza indirgenmiş olur.
.jpg)
KENT MEYDANI’NI 6 AYDA YAPACAĞIM
Aksu Belediye Başkanı olmanız durumunda projeleriniz ve öncelikli hedefleriniz nelerdir?
Öncelikli hedeflerim arasında mülkiyet ve 2B sorunları çözüleceği için bölgede çok güzel bir kentleşme yapılması taraftarıyım. Altyapı sorununu tamamen bitirip, her alanda yaşanabilir bölgeler oluşturmak istiyorum. Doğru bir yönetim anlayışıyla bölgenin rantını ve istenilebilir özelliğini artırırız. İnsanlara “Ben Aksu’da yaşamak istiyorum” dedirtebilmeliyiz.
EXPO 2016 projesi yaklaşmakta. Aksu’daki yerel yönetim Expo’nun tam göbeğinde olmalıdır. Bu konuda aktif görevler almalıyız. Expo 2016 projesinden dolayı Aksu’ya gelecek olan dünya insanlarına, Aksu’nun misafirperverliğini, gelenek ve göreneklerini, yemeklerini ve Aksu’nun tarihi güzelliklerini nasıl sunabiliriz bunların programını yapmalıyız. Bu konuda da en büyük görev belediyeye düşmektedir. Buraya gelen turistin ülkesine gittikten sonra, orada ki komşularına mutlaka Aksu’yu gidip görün dedirtecek projeler yapacağız.
Aksu’nun bir Kent Meydanı bile yok. Allah nasip ederse başkan olduğumuz zaman, 6 ay içerisinde kent meydanı yapacağız. Hem de tüm Türkiye’de konuşulacak bir kent meydanı olacak.
Dünya harikası bir Perge antik kentimiz var. Turistler Perge’yi ziyarete geldiklerinde, Aksu ile ilgili hiçbir bilgiye sahip olmadan, Aksu’daki insanların misafirperverliğini görmeden, sıcakkanlılıklarını hissetmeden, otobüsleri ile gelip tekrar aynı noktadan otobüsleri ile geri dönmektedirler. Yerel yönetimler bölgesindeki halkın lehine olan yerleri gün ışığına çıkarmalı ve halkta bu ortaya çıkan durumdan yararlanmalıdır. Bunları yapacak olan da yerel yönetimlerdir.
Aksu’daki mevcut belediye yönetiminin çalışmalarını sade bir vatandaş olarak nasıl değerlendiriyorsunuz?
Öncelik şu, ben vatandaş olarak şuna bakarım. Bana hangi söz verildi, bu verilen söz tutuldu mu? Ben buna bakarım. Eğer verilen söz yerine getirildiyse, başarılıdır. Bununda kararını halk verecektir zaten. Bana vermiş olduğu sözü ve seçim döneminde yapmış olduğu vaatleri yerine getirmeyip başka şeyler yapması, O’nun vermiş olduğu sözleri yerine getirmemesinin üstünü örtemez. Tabi ki, mevcut yönetimin yapmış olduğu güzel şeyler de vardır. Ama öncelikle verdiği sözleri yerine getirdi mi? Ona bakmak gerekir.
Aksu’nun içerisindeki kokunun giderilmesiyle ilgili verilen bir söz var, ancak icraat yok. 2009 seçiminden önce halktan okul yapacağım diye mi oy istendi? Yoksa Aksu’nun içerisindeki kronik kokuyu gidereceğim diye mi oy istendi? Buna bakmak lazım.
Hastane konusundaki yaklaşımı ise, tamamen popülist buluyorum. Aksu’da zaten var olan bir sorundu hastane. 4.5 yıldır bu konu ile ilgili ne yapıldı? Yapıldıysa biz niye bilmiyoruz?
Başkan seçilmeniz durumunda, birlikte hareket edeceğiniz ekibiniz var mı?
Nasip olursa önce adaylık, sonra belediye başkanlığı. Öncelikle şunu söylemek istiyorum ki, benim yönetim anlayışım bir kere tek adamlık üzerine değil. Ben, bölge halkının da yönetimlerde söz sahibi olması gerektiğini düşünen ve savunan birisiyim. Yani halkında yönetim de yer almasını istiyoruz biz. Komisyonlar kurulması taraftarıyım. Aksu’da tarım komisyonu, turizm komisyonu olmalı ve Aksu Belediyesi’nin bünyesinde görev almalı bu komisyonlar. Tek adamlık dönemi artık kapanacak. Ekip halinde çalışamazsanız, kenti de yönetemezsiniz. Aksu Belediye Başkanı olursam, sivil toplum kuruluşlarını kent konseyi adı altında tek bir bina içerisinde toplarım.
Parti teşkilatınıza ve vatandaşlara söylemek istedikleriniz nelerdir?
Biz, Aksu halkının en iyi hizmeti, MHP’den göreceklerini iyi bilmelerini istiyoruz. Halkımız şundan emin olsun ki, 30 Mart 2014 tarihinden itibaren artık Aksu bir daha karanlık sokak ismi ile anılmayacak, bir daha sorunlar yumağı olarak konuşulmayacak ve bahaneler üreten bir yönetimi olmayacak.
Aksu’da her şeyin en güzeline layık bir halk yaşamaktadır ve bizde bu güzellikleri üretmek ve sunmak adına yola çıkmış bulunuyoruz. Tüm Aksulu halkımızın desteğini istiyoruz ve bize verecekleri desteklerden dolayı da pişman olmayacaklarını söylemek istiyoruz.
“Belediye başkanlığı 5 yıl ile sınırlı değildir. Bu dönem belediye başkanı olacak kişinin, rahatlıkla Muratpaşa ve Konyalatı merkez ilçe belediye başkanları gibi 3 ya da 4 dönem başkanlık yapabilir” diyen Özen, hedeflerinin ve projelerinin olduğunu söyledi. Özen, ilk iki önceliğinin Macun Deresi ve Hastane probleminin çözülmesi, yine başkan olduğu takdirde de 6 ay içerisinde Aksu’ya kent meydanı yapacağına işaret etti.
2009’DA AKRABAM ADAY OLMUŞTU
Siyasete ne zaman başladınız?
Siyaset, halka hizmet etmenin en önemli faktörüdür. Siyasete çocukluğumdan beri hep ilgi duymuşumdur. 2009 seçimlerinde aktif siyasetin içinde olma durumum belirdi. O dönemde bir akrabamın aday olmasından dolayı aktif siyasetin içerisinde bulunmadım, ama ondan sonra bunun olması gerektiğine inandığım için 2009’dan beri siyasetin içerisinde bulunuyorum.
HALKA HİZMET BORCUMUZ VARSiyaset sizin için ne ifade ediyor?
Siyaset benim için bulunduğum bölgeye, yaşadığımız yere, doğduğumuz topraklara hizmet edebilmenin adı. Yani, biz bu bölgede doğmuşuz, bu bölgede yaşıyoruz ve bu bölgede halk bize bir destek vermiş ve belli bir konuma kadar gelmişiz. Bu gelmiş olduğumuz konumda, artık bizimde bulunduğumuz bölgeye ve bize destek veren halkımıza bir hizmet borcumuz var ve bu borcu ödemenin yolu da siyaset. Aksu halkı, gerçekten bulunduğu konum itibariyle Antalya’nın en önemli bölgesi olmasına rağmen yaşamış olduğu bazı olumsuzlulardan dolayı bu sıçramayı yapamamış, hak ettiği bir bölge haline gelememiş ve bu yüzden de yaşadığı yerdeki sıkıntıların üst üste gelmesi halkı bunaltmış ve bundan kurtulmanın zamanının geldiğini düşünüyorum.
Bu yüzden siyasi olarak siyaset yapmak adına bu bilinç oluştuktan sonra çözüm ortağı olmak için çözüm ortağı olmanın da işin başında olunması gerektiğini düşündüğüm için bu işin içerisindeyim.
EVLERİNE GİDİP OTURSUNLAR
2009 yılından bu yana aktif siyasetin içerisinde olduğunuzu söylüyorsunuz ve MHP’den belediye başkan aday adayısınız. Siyasetçi gözüyle baktığınız da Aksu’yu nasıl görüyorsunuz?
Aksu’nun 2009 yılına kadar dört ayrı beldeden oluşan konumu vardı. 2009’da çıkartılan kanunla ilçe haline getirildi. Ve şu anda ki son çıkan kanunla yani o ilçe konumuna getirilmesinin daha ne anlama geldiğini anlamadan yeni bir kanunla Karaöz Beldesi’de Aksu’ya bağlanarak daha da genişletildi. Şimdi Aksu geçmişte ismi “karanlık sokak” olarak geçen bir yer, yani daha köy görünümünden çıkamamış, ilçeyle köy arasında sıkışmış bir konumda olan Aksu. Yani şunu söylemek istiyorum. Aksu’da her şey var, Aksu’da bir şeyler yapmak için bütün malzemeler olmasına rağmen bunun ortaya çıkartılıp sunulması noktasında bir takım eksiklikler var. Aksu’yu kendi haline bırakırsak, yani desek ki, Aksu kendi haline bir şeyler yapsın, Aksu bundan daha iyisini yapabilirdi belki. Ben geçmişte siyaset yapan hiç kimseyi suçlamak istemiyorum, suçlamıyorum da. O içinde bulundukları dönemlerde herkes bir şeyler yapmış, herkes kendine göre doğrularını yapmış. Belki o dönemdeki şeyler farklıydı. İçinde bulundukları durum, onların yapmak istediklerini yapamamasına neden olmuş olabilir. Bu saatten sonra Aksu’da siyaset yapmak isteyen, Aksu’ya talip olan herkes, sorunları çözme yönünde siyaset yapmak zorundadır. Aksu’da bahane siyaseti bitti. Bahane üretecek olanlar lütfen evlerine gitsinler ve otursunlar. O yüzden bizler sorun çözücü noktasında olmak istiyoruz. Bu noktalarda elimizden gelen her şeyi yapacağız.
Aday adaylığınızı açıklamanız planlı bir süreç miydi, yoksa ani aldığınız bir karar mı?
Yaklaşık bir yıldır yapmış olduğum bir çok şeyi program dahilinde yapıyorum. Bunlar rastgele değil, planlanarak yapılan işlerdir. MHP’den aday adaylığını açıklamam da planlı bir süreçti. Danışmanımla birlikte bir program dahilinde çalışmalarımı devam ettiriyorum.
BİRBİRİNDEN HABERİ OLMAYAN İKİ AYRI KENT
Aksu ilçesini nasıl değerlendiriyorsunuz, size göre Aksu’nun sorunları nelerdir?
Bir ucu Isparta, bir ucu deniz olan bir ilçe olması, Aksu’da iki farklı kent görünümü oluşturmakta. Ve bu iki kentin birbirinden haberi yok. Sahile gidiyorsunuz farklı bir dünyayla karşılaşıyorsunuz, Aksu merkeze doğru yaklaştıkça farklı bir dünya ile karşılaşıyorsunuz. Şimdi en önemli sorun, her zaman için burada mülkiyet ve 2B sorunu olmuştur. Aksunun yıllardır kronikleşmiş bir hastane sorunu var. Aksulu saat 17.00’dan sonra sağlık konusunda ne yapacağını bilemiyor, hizmet alamıyor. Yani vergisini yatırırken tam yatırıyor, devlete karşı her türlü yükümlülüklerini tam olarak yerine getiriyor, devletin Aksu halkından istediği her şeyi Aksu halkı tam yerine getirmesine rağmen Aksu halkı devletten yıllardır sağlık sorunu ile ilgili bir isteği var fakat bu karşılanamıyor.
Macun deresi problemi, Aksu’nun önemli bir sorunudur. Yani bu devirde böyle bir problemin olmasını da algılayamıyorum.
Aksu çiftçisi acaba bu sene sel olacak mı, olmayacak mı? Sel olursa ben ne yaparım diye kara kara düşünerek selin durumuna göre ekeceği dikeceği ürünü ayarlamak zorunda kalıyor. Halbuki, çiftinin düşüncesi en iyi hangi ürünü yetiştirebilirim ve bu ülkeye en iyi neyi sunabilirim olması gerekirken, sele dayanıklımı dayanıksız mı? Sel olursa batar mıyım, batmaz mıyım? Ona göre masrafı az bir şey mi ekeyim? Diye bunlarla uğraşıyor.
Aksu’nun imarlı bir Macun Bölgesi var. Zemin artı iki. Niye? Bunun bir açıklaması olması gerekir. Sahilde siteler 10 katlı, şu anda hala inşaatlar devam etmekte, neden Macun Bölgesi zemin artı 2. Bunun mutlaka açıklaması vardır. Ama bu açıklama birilerine ayak bağı olmamalı. Zemin artı 2 ile siz dışarıdaki insanları Aksu’ya çekemezsiniz. Siz müteahhit olsanız Aksu’ya gelip zemin art 2 ile iş yapar mısınız? Zemin artı iki olduğu için o bölgedeki yer değer kazanır mı? Kazanmaz. Bölgenin rantını yükseltemezsiniz. Ben her yeri imara açalım demiyorum ama tarım alanlarını koruyacaksak eğer, zemin artı 2 ile tarım alanını koruyamayız. Çünkü zemin artı 2 olursa daha fazla inşaat yapmak zorunda kalırsınız. Böylece tarım alanlarını tamamen yok etmiş olursunuz.
Nerede tarım yapılacak neresi imara açılacak artık bunun kararı verilmeli ve ona göre düzgün bir çalışma yapılmalıdır.
BÜYÜKŞEHİR’DEN GEÇECEK BİR İŞ
Zemin artı 2 ile ilgili niye diye bir soru sordunuz. Bu soruyu Aksulu yerel yöneticilere sordunuz mu? Bu kararlar çıkarken neden zemin artı 2 kararı alınmış?
Şöyle bir durum var. Zamanında o bölgenin muhtarının bununla ilgili bir çalışma yaptığını duymuştum. Ama başarılı oldu, olamadı onu bilemiyorum. Başarılı olmuş olsa zemin artı 2’de kalmazdı. Bu duruma yerel yönetimle belediye el atmalı. Muhtarın ve o bölgede yaşayan insanların tek başına bu işi başarmaları beklenemez. Bu iş tamamen Büyükşehir’den geçecek. Büyükşehir Belediyesi’nin bu konuda yetkili olduğunu biliyoruz ama alt belediye olarak da üzerine düşen mücadeleyi yapmak zorundasınız. Bunu biz yapmalıyız. Bölgenin rantını yükseltmek zorundayız. Böylelikle burada yaşayan insanları refah seviyesi artar ve aynı zamanda gelecek kaygıları en aza indirgenmiş olur.
KENT MEYDANI’NI 6 AYDA YAPACAĞIM
Aksu Belediye Başkanı olmanız durumunda projeleriniz ve öncelikli hedefleriniz nelerdir?
Öncelikli hedeflerim arasında mülkiyet ve 2B sorunları çözüleceği için bölgede çok güzel bir kentleşme yapılması taraftarıyım. Altyapı sorununu tamamen bitirip, her alanda yaşanabilir bölgeler oluşturmak istiyorum. Doğru bir yönetim anlayışıyla bölgenin rantını ve istenilebilir özelliğini artırırız. İnsanlara “Ben Aksu’da yaşamak istiyorum” dedirtebilmeliyiz.
EXPO 2016 projesi yaklaşmakta. Aksu’daki yerel yönetim Expo’nun tam göbeğinde olmalıdır. Bu konuda aktif görevler almalıyız. Expo 2016 projesinden dolayı Aksu’ya gelecek olan dünya insanlarına, Aksu’nun misafirperverliğini, gelenek ve göreneklerini, yemeklerini ve Aksu’nun tarihi güzelliklerini nasıl sunabiliriz bunların programını yapmalıyız. Bu konuda da en büyük görev belediyeye düşmektedir. Buraya gelen turistin ülkesine gittikten sonra, orada ki komşularına mutlaka Aksu’yu gidip görün dedirtecek projeler yapacağız.
Aksu’nun bir Kent Meydanı bile yok. Allah nasip ederse başkan olduğumuz zaman, 6 ay içerisinde kent meydanı yapacağız. Hem de tüm Türkiye’de konuşulacak bir kent meydanı olacak.
Dünya harikası bir Perge antik kentimiz var. Turistler Perge’yi ziyarete geldiklerinde, Aksu ile ilgili hiçbir bilgiye sahip olmadan, Aksu’daki insanların misafirperverliğini görmeden, sıcakkanlılıklarını hissetmeden, otobüsleri ile gelip tekrar aynı noktadan otobüsleri ile geri dönmektedirler. Yerel yönetimler bölgesindeki halkın lehine olan yerleri gün ışığına çıkarmalı ve halkta bu ortaya çıkan durumdan yararlanmalıdır. Bunları yapacak olan da yerel yönetimlerdir.
Aksu’daki mevcut belediye yönetiminin çalışmalarını sade bir vatandaş olarak nasıl değerlendiriyorsunuz?
Öncelik şu, ben vatandaş olarak şuna bakarım. Bana hangi söz verildi, bu verilen söz tutuldu mu? Ben buna bakarım. Eğer verilen söz yerine getirildiyse, başarılıdır. Bununda kararını halk verecektir zaten. Bana vermiş olduğu sözü ve seçim döneminde yapmış olduğu vaatleri yerine getirmeyip başka şeyler yapması, O’nun vermiş olduğu sözleri yerine getirmemesinin üstünü örtemez. Tabi ki, mevcut yönetimin yapmış olduğu güzel şeyler de vardır. Ama öncelikle verdiği sözleri yerine getirdi mi? Ona bakmak gerekir.
Aksu’nun içerisindeki kokunun giderilmesiyle ilgili verilen bir söz var, ancak icraat yok. 2009 seçiminden önce halktan okul yapacağım diye mi oy istendi? Yoksa Aksu’nun içerisindeki kronik kokuyu gidereceğim diye mi oy istendi? Buna bakmak lazım.
Hastane konusundaki yaklaşımı ise, tamamen popülist buluyorum. Aksu’da zaten var olan bir sorundu hastane. 4.5 yıldır bu konu ile ilgili ne yapıldı? Yapıldıysa biz niye bilmiyoruz?
Başkan seçilmeniz durumunda, birlikte hareket edeceğiniz ekibiniz var mı?
Nasip olursa önce adaylık, sonra belediye başkanlığı. Öncelikle şunu söylemek istiyorum ki, benim yönetim anlayışım bir kere tek adamlık üzerine değil. Ben, bölge halkının da yönetimlerde söz sahibi olması gerektiğini düşünen ve savunan birisiyim. Yani halkında yönetim de yer almasını istiyoruz biz. Komisyonlar kurulması taraftarıyım. Aksu’da tarım komisyonu, turizm komisyonu olmalı ve Aksu Belediyesi’nin bünyesinde görev almalı bu komisyonlar. Tek adamlık dönemi artık kapanacak. Ekip halinde çalışamazsanız, kenti de yönetemezsiniz. Aksu Belediye Başkanı olursam, sivil toplum kuruluşlarını kent konseyi adı altında tek bir bina içerisinde toplarım.
Parti teşkilatınıza ve vatandaşlara söylemek istedikleriniz nelerdir?
Biz, Aksu halkının en iyi hizmeti, MHP’den göreceklerini iyi bilmelerini istiyoruz. Halkımız şundan emin olsun ki, 30 Mart 2014 tarihinden itibaren artık Aksu bir daha karanlık sokak ismi ile anılmayacak, bir daha sorunlar yumağı olarak konuşulmayacak ve bahaneler üreten bir yönetimi olmayacak.
Aksu’da her şeyin en güzeline layık bir halk yaşamaktadır ve bizde bu güzellikleri üretmek ve sunmak adına yola çıkmış bulunuyoruz. Tüm Aksulu halkımızın desteğini istiyoruz ve bize verecekleri desteklerden dolayı da pişman olmayacaklarını söylemek istiyoruz.
Son Güncelleme: 27.08.2013 14:02
