AKSU ÖNEMLİ BİR POTANSİYEL
Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Davut Karayel, Aksu’yu bilimsel açıdan masaya yatırdı. Aksu’nun tarım konusunda ki gidişatını çok iyi olduğunu ifade eden Karayel, “Antalya, tarımın başkenti, merkezi de Aksu. Tarımsal üretim açısından Aksu, çok çeşitli ve önemli bir potansiyele sahip” dedi. 1996 yılından beri Ziraat Fakültesi olarak Aksu’da olduklarına da vurgu yapan Karayel, “1100 dekar arazimiz var. Burayı Fakültemizin AR-Ge çalışmaları için kullanıyoruz. Fakültemizin bir kolu da Aksu’da. Açık alandaki denemelerimizi, çalışmalarımızı Aksu’da yapıyoruz”
VİZYON VE HEYECAN KATAR
EXPO 2016 alanıyla ilgili açıklamalarda da bulunan Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Davut Karayel, “Biliyorsunuz Expo alanımız boş duruyor. Orada bir tarım Tekno Kent’i neden olmasın. Bize özel sektörden de çok talep var. Tarımsal üretimin merkezi olan bir yerde, tarım Tekno Kent’i özel sektörün, üniversitenin ve kamunun bir arada çalışabileceği AR-GE merkezi olabilir. O alan böyle değerlendirilebilir. Ben böyle bir yatırımın, Aksu için ve Aksu’nun geleceğine çok önemli bir vizyon ve heyecan katacağını düşünüyorum” şeklinde öneride bulundu.
Lojistik avantaja sahip
Tarım teknolojileri açısından Antalya’nın bir üs olması gerektiğine de değinen Karayel, “Aksu buna çok uygun bir yer. Tarımsal üretimden daha çok, tarıma ham madde sağlayacak tohum ve gübre sektörlerinin bir merkezi olabilir. Ayrıca Aksu’nun üretim çeşitliliği ve üretim değeri açısından bir merkez olduğunu söyleyebiliriz. Tarımsal üretim açısından Aksu, çok çeşitli ve önemli bir potansiyele ve lojistik bir avantaja sahip. Aksu biliyorsunuz bir geçiş bölgesi. Havayolu ve karayolu bakımından çok önemli ulaşım imkânlarına sahip bir bölge ve orada ürettiğiniz bir ürünü çok rahat her yere ulaştırabilirsiniz”.
Ziraat Fakültemizin bir kolu Aksu’da
Kurum olarak Aksu’ ya hiç yabancı olmadıkların da altını çizen Karayel, “Aksu sürekli iletişim halinde olduğumuz, gidip geldiğimiz, önemli bir tarım merkezimiz. Aksu’da ki arazimizde mısır ve buğday yetiştiriyoruz. Yem bitkileri üretimi ile ilgili denemelerimiz oldu. 2005 yılından beri Fakülte olarak, sürdürülebilir entegre tarım projesi yürütüyoruz. Aksu’da ki arazimizde ürettiğimiz ürünlerden ve yem bitkileri olarak elde ettiğimiz ürünleri burada sığırcılık tesisimiz var 100 başlı, bu sığırcılık tesisimizde değerlendirip o hayvanlara yem olarak veriyoruz. Aksu, sulu tarım ve özellikle son yıllardaki tropik meyveler açısından da önemli bir merkez konumuna geliyor. Bu konuda fakültemizin orada yürüttüğü çalışmalar, araştırmalar var. Türkiye’de tropik meyvenin ilk çalışıldığı, başladığı fakülte bizim fakültemiz. Fakülte hocalarımız bu konuda üreticilere danışmanlık yapıyor, yönlendiriyor. Bunun yaygınlaşacağına düşünüyorum. Aksu’nun bir başka açıdan da önemli potansiyeli, tarımda katma değeri yüksek ürünler üretme potansiyeline sahip olması.
Aksu tohum sektörünün önemli bir merkezi olabilir
Sebze tarımında diyoruz ki, Antalya Türkiye’de bir merkez olabilir, bu alanda çok hızlı ilerlediğimizi ifade ediyoruz. Antalya’da da aslında önemli bir merkez Aksu. Gerek tohum sektörü açısından, gerek fide sektörü açısından. Aksu için önerim tarımsal üretimden daha çok tarıma hammadde sağlayacak tohum, gübre sektörlerinin bir merkezi olabilir. Daha katma değeri yüksek ürünleri üretebilecek bir merkez olabilir. Veya sera teknolojileri konusunda üretim yapabilir.
Tarımın geleceği için ürün çeşitliliği önemli
Biz, ürün çeşitliliğini önemsiyoruz. Türkiye’de hep şunu eleştiririz. Çiftçilerimiz hep belli ürünleri yetiştiriyor. O üründen çok gelir elde edemediği zaman zarara uğruyor. İşte buna alternatif üretebilmek için ürün çeşitliliği çok önemli. Özellikle ekonomik değeri yüksek ürünleri, çiftçimizin üretme potansiyelinin olması sevindirici. Özellikle Aksu gibi toprakları verimli ve sulu tarım yapılabilen bölgelerde hep aynı ürünleri yetiştirmek yerine, farklı üretim desenleri elde etmek çiftçimiz açısından yararlı olacağını düşünüyorum.
Antalya ‘Nar’ da ki tecrübeyi, ‘Muz’ da yaşamayacak
Muz üretimi konusu toplantılarda da gündeme geliyor. Türkiye’nin muz ihtiyacı ne kadar, biz ne kadar üretiyoruz? Fakültemizin de içinde bulunacağı, sivil toplum örgütleri ve odalarla bir çalışma yaparak gerçekten muz da ki gelecek vizyonunun ortaya konması gerekiyor. Nar da yaşadığımız sorunu muz da da yaşamayalım. Şu anki durum nedir? Yeterli mi ülkemiz için henüz net bilgi yok.
Tarımda eksik olan yanımız şu, bir bina yapılırken bir sürü izin alıyorsunuz. Belediyeye gidiyorsunuz ruhsat alıyorsunuz vs. ama tarlanıza kimseden izin almadan rahatlıkla serayı kurup, istediğiniz ürünü ekebiliyorsunuz. Bu durum envanterde ve istatistiki bilgilerde çok ciddi sıkıntılara neden oluyor. Ama bu konuda girişimler var. Antalya ‘Nar’ da ki tecrübeyi ‘Muz’da yaşamayacak diye düşünüyorum. Kurumlar şu anda bu konu ile ilgili çalışıyor. Ortak neler yapılabilir, özellikle istatistiği çıkarmak adına çalışmalar yapılıyor. Umarım bu hızlı bir şekilde yapılır. Fakültemizin de içinde olacağı bu çalışmanın çiftçimize bu açıdan bir yön verecek sonuçlar elde edileceğini düşünüyorum. Sizin taşıdığınız endişeleri bende taşıyorum açıkçası.
Öğrencilerimiz Aksu’da staj dönemini geçiriyor
Ortalama yılda 200- 250 arası mezun veriyoruz. 1300 kayıtlı öğrencimiz var. 9 bölümümüz var. Bu bölümlere 30- 35 arası öğrenci kabul ediyoruz. Lisansüstü eğitimleri programları aktif olarak yürütülüyor. Kampüsümüzde araştırma, uygulama alanlarımız; örtü altı seracılık, bahçelerimiz, sığırcılık tesisimiz var. Tarımın her kolunda faaliyet gösterip öğrencilerimize uygulama imkânı sağlıyoruz. Aksu’da ki arazimizde bunun önemli ayaklarından bir tanesi. Orada öğrencilerimiz staj döneminde çalışıyor.
Tarım sektöründe Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi mezunlarıyla karşılaşırsınız
Mezunlarımızın yüzde 70’i Antalya’da kendi sektöründe çalışıyor. Antalya’da tarım firmalarını gezdiğinizde Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi mezunlarını görürsünüz. Öğrencilerimizden girişimci olanlar, sera kiralayarak üretim yapıyorlar. Kendine uygulama alanı oluşturup hem üretim yapıyor hem de kazanç sağlıyor. Aksu bölgesinde özellikle ulaşım açısından rahat olduğu için çok görüyorum, öğrencilerimiz sera kiralayıp çalışıyorlar.
Gençlerin tarıma ilgisi artıyor
Son yıllarda şikâyet edilen konulardan biri gençler tarımdan uzaklaşıyor diye. Tarımla ilgili eğitim veren fakültelere ilgi artıyor. Eğer fakülteler doğru yerde kuruluyorsa, Antalya çok güzel bir örnek bu konuda. Bulunduğu bölgenin üretimine sanayisine uygun bir şekilde kuruluyorsa talep ediliyor. Bizim fakültemize ilgi her geçen gün artıyor. Son yıllarda bir azalma olsa da yaşadığımız salgın sürecinde herkes tarımın önemini anladı. Özellikle bu sene mezunlarımıza yönelik taleplerin arttığını görüyoruz.
Uzmanlık ve rehberlik eğitimi
Antalya ticaret borsası ile bir toplantı yaptık. Bizden en çok talep edilen konulardan biri bu. Üretime meraklı insanlar, tarım sektörüne yatırım yapmak istiyor. Ama herkesin ortak noktası şu, ne yapabilirim? Nasıl bir yatırım yapabilirim? Fakülteler bu konuda yeterli kalmayabilir, insanları yönlendirme konusunda bir platform oluşturmayı düşünüyoruz. Antalya Ticaret Borsası, Antalya İl Tarım ve Orman Müdürlüğü, Batı Akdeniz Tarımsal Araştırmalar Enstitümüz ve Fakültemizin de içinde bulunacağı işbirliği içerisinde bir girişimcilik eğitimi planlıyoruz. Ticaret Borsamızın fikriyle oluştu bu proje. Gençlere yönelik olarak ve tarım sektörüne yatırım yapmak isteyen insanlara yönelik bir girişimcilik eğitimi yapmak istiyoruz. Yatırımla ilgili, finansal, ekonomik bilgiler yanında tarımla ilgili teknik bilgilerde yer alacak.
En güçlü fakültelerden biriyiz
TÜBİTAK’tan en çok pay alan fakülteyiz. Birinciyiz diyebiliriz ama çok ta iddialı konuşmayı sevmiyorum. Tohum ıslahında sektöre çok önemli katkılar sunuyoruz. Tropik meyve yetiştiriciliğinde Türkiye’de ilk biziz. İlk tropik meyveler, Türkiye’ye getiren adaptasyon çalışmasını yapan önemli fakültelerden biriyiz. Tıbbi aromatik bitkiler, son yıllar da çok popüler, Türkiye’de ilk çalışmaya başlayan fakültelerden biriyiz. Tarım makinaları, bölümümüz uzaktan algılama, meyve bahçeleri mekanizasyonu üzerine önemli çalışmalar yürütüyoruz. Bu söylediklerim sadece bir kaçı. Eğitim öğretim de olduğu gibi ar- ge anlamında da Antalya’ya yakışan bir fakülte olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.
Son olarak şunu söylemek isterim bizde Aksulu’yuz
Özelikle bu salgın sürecinden sonra, tarımın önemi ve değeri bir kez daha anlaşıldı. Aksu gibi potansiyele sahip merkezlerde, katma değeri yüksek ürünler yetiştirmek açısından hep beraber, oradaki yerel yönetimler, fakültemiz birlikte çalışmak durumundayız. Bizde fakülte olarak her türlü katkıyı Aksu’muza yapmaya her zaman hazırız. Çünkü bizde orada ki paydaşlardan biriyiz. Bizde Aksulu’yuz.
