Yaz aylarında hava sıcaklarındaki artışa bağlı oluşan terleme ve sıvı kaybı, susama duygusu daha çok hissettiriyor. Vücuttaki her organın fonksiyonlarını sağlıklı şekilde yerine getirebilmesi için kaybedilen sıvının yerine konulması ve düzenli su tüketimi büyük önem taşıyor. Su içmeden geçirilen birkaç saat sonrasında elektrolit dengesi bozulabiliyor, halsizlik ve bitkinlik gibi sorunlar ortaya çıkıyor. Memorial Antalya Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümü'nden diyetisyen Berna Ertuğ, vücudun su ihtiyacının karşılanması için yalnızca sıvı alımı ve su tüketiminin yeterli olmadığını, bazı besinlerin de düzenli tüketilmesi gerektiğini söyledi.
SUSUZLUK VÜCUT DENGESİNİ BOZUYOR
İnsan vücudundaki su oranının korunmasının yaşamsal önem taşıdığını kaydeden Berna Ertuğ, vücutta yüzde 2'lik bir su azalması olduğunda bile asit dengesinde değişimler meydana geldiğini söyledi. Yüzde 7'lik bir değişimin insan vücudunda yorgunluk ve halsizliğe hatta halüsinasyon görmeye yol açabildiğine değinen Ertuğ, "Yüzde 10'luk bir değişim ise böbrek fonksiyonlarını sonlandırıp ölüme yol açar" dedi.
KAYBEDİLEN SU YERİNE KONULMALI
Sıcak hava, hareket, fazla proteinli ve tuzlu besinlerin tüketimi, terleme, idrara çıkma gibi aktivitelerin vücudun su ihtiyacının artmasına neden olduğuna değinen Ertuğ, "Vücut ısısını artıran ateşli hastalıklarda, solunum yolu ve ishal gibi sorunlarda, bağırsak yoluyla su kaybedilir. Gün boyunca kaybedilen toplam su miktarı 2,5 litreye ulaşırken, pek çok kişi bunun bilincinde ve farkında olmadan vücudunu susuz bırakmaktadır. Hücrelerin yaşamsal faaliyetlerini yerine getirmesi ve bu sayede vücudun fonksiyonlarını tamamlayabilmesi için vücudun su dengesinin korunması gereklidir" diye konuştu.
ÇAY VE KAHVE SUYUN YERİNİ TUTMAZ
Vücudun yeterli miktarda sıvı alabilmesi için günde en az 2-2.5 litre su tüketimi gerektiğini vurgulayan Berna Ertuğ, "Vücut direncini kaybetmeden, susuzluk duygusu hissedilmeden su tüketilmelidir. Özellikle yaz aylarında asitli içeceklerin fazla miktarda tüketilmesi, içilen çay ve kahvenin de miktarının fazla olması, sık idrara çıkmaya ve sıvı kaybına yol açabilir. Bu nedenle suyun yanında daha çok taze sıkıymış meyve suları, ev yapımı limonata, ayran ve maden suyu gibi sağlıklı içecekler tercih edilmelidir" dedi.
EGZERSİZ YAPARKEN SUSUZ KALMAYIN!
Berna Ertuğ, yaz aylarında egzersiz yapılırken de su tüketimine dikkat edilmesi gerektiğini söyledi. Egzersize başlamadan 15 dakika önce 1-1.5 bardak, egzersiz sırasında ise 10-15 dakika aralarla yarım bardak su içilmesi gerektiğine değinen Ertuğ, sıcak havalarda beslenme programına vücudun su ihtiyacını karşılayan besinlerin dahil edilmesi gerektiğini söyledi
Susuzluğu gideren ve vücudun sıvı ihtiyacını karşılayan besinler konusunda da bilgi veren Ertuğ, şunları kaydetti:
"Salatalık, kavun, domates, çilek, yoğurt, karpuz, biber, kabak, marul ve limon tüketilmelidir. Salatalık, çilek, biber, limon ve kavunun yüzde 90'ı, domates ve marulun yüzde 95'i, yoğurdun yüzde 80'i, karpuzun yüzde 92'si sudur. Bu besinler A, B ve C vitaminin yönünden zengindir. Serinletici bir özelliği olan yoğurt, kemikler, dişler, kaslar ve sinir iletimleri için çok yararlıdır. Çilek, kalp ve damar hastalıklarını önler, enfeksiyonlarla savaşmaya yardımcı olur. Lifli yapısı sayesinde uzun süre tok tutar. Karpuz enerjiyi korumaya yardımcı olur, kan dolaşımını hızlandırır ve zararlı maddeleri damarlarınızdan uzak tutarak kolesterol seviyesinin yükselmesini engeller."