Seçim tamam ya geçim
Bu hafta Pazar günü sandık başına gideceğiz ve oyumuzu kullanacağız. Yaklaşık iki aydır seçim çalışmaları ve siyaset dışında hiçbir yerde başka hiç bir şey konuşulmuyor. Sokakta, evde, işte herkes heyecanla adayları ve çalışmaları takip etmekteler.
Biraz ekonomiye bakalım iş dünyasında durum nedir diye bir göz atalım istedik. Seçimden sonra ne olur. Piyasalarda neler yaşanır bekleyip göreceğiz. Seçim hengamesi süre dursun iş dünyası ekonomik olarak ne durumda devam ediyor bu hafta ona baktık.
Turan Şahin: ( Aksu Üreticiler Birliği Başkanı) Ülkemizin en büyük turfanda sebze bölgesi Aksu. Ülkemizin sebze deposu diyebiliriz. Yaklaşık 100 seradan 50’sinde ürün bulunmuyor. Bunun sebebi uçak krizinden sonra domatesin para etmemesi, çiftçinin tarımsal malzemeler bakımından ucuza yönelmesi ve bunlardan daha da önemlisi bu yıl Ocak ve Şubat aylarının yağmurlu, fırtınalı ve havanın kapalı geçmesidir. Ucuz ürünler kışlık üretime dayanıklı değil. Havaların da soğuk gitmesiyle beraber bitki bu ilaçlamaları bünyesine alamadı.
Dışarıdan bakılınca üretici çok fazla para kazanıyormuş gibi gözüküyor ama aslında öyle değil. 2015 yılında % 100 verim varken, 2019 yılında % 25’e düştü. Üreticinin % 70’i para kazanamadı, çünkü elinde ürün yok.
Cumhurbaşkanımızdan Müjde Bekliyoruz
Tarımsal girdilerimiz gübre, ilaç, tohum v.b. 7.5tl dolar kuru üzerinden alış verişini sağlıyoruz. Tarım girdilerinin denetlenmesini istiyoruz. 7.5 tl dolar kurundan ürün alınıyor, buna bir denetim getirilmesini istiyoruz. Fide desteği istiyoruz. Çiftçimiz, üreticimiz merdiven altı ürünlere yönelsin istemiyoruz.
Cumhurbaşkanımızın bu duruma el atacağına inanıyoruz. Devlet desteğini sağlarsa, üretici verimli üretim yapacaktır. Menderes Türel Başkanımız tarım girdilerine %20 destek vereceğini söyledi. Kendisine teşekkür ediyoruz. Yapacaklarına inanıyoruz.
Mustafa Ateş: (Ateş Emlak) Maliye Bakanımız güzel bir tablo sergiliyor ama seçimden sonra Euro- dolar 7-8 tl’yi geçer diye düşünüyorum. 20 tane daire yaptım. Aradan üç ay geçti tek bir tanesini satabildim. İnsanlar, gayrimenkule yatırım yapmak yerine banka faizine yatırım yapıyor. Normal bir ailenin oturabileceği daire, bugün 280- 300 bin tl arasında değişiyor. Daire almak akıllıca bir yatırım olarak gelmiyor, yatırımcıya. Şimdi seçim dolayısıyla bakıyorsunuz, su şu kadar ton bedava, çiftçiye elektrik bedava deniliyor, bedava gübre dağıtılıyor. Peki, seçim bitince bu bedava dağıtılanlar misliyle fazla geri alınacak vatandaştan.
Hasan Efe Üstün ( Üstün 2 Restoran Sahibi): Önüne geçilemeyen dolar artışı ve dışa bağımlılığımız ihracat politikalarımız ülkemizi geriye götürüyor. Üretim azaldıkça, dışa bağımlılık buna paralel artıyor. Ben Restoran işletiyorum. En çok kullandığım domates, biber, soğan, fasulye, tahin fiyatları aldı başını gidiyor. Yine dolar artışına bağlı deterjan, kağıt ürünleri onu takip ediyor.
Et fiyatları eskiye göre çok fazla arttı ve artmaya devam ediyor. İşletmemde yemek fiyatlarını bütün bu artışlara rağmen aynı tutmak zorundayım. Yoksa müşteri gelmiyor. Seçimden sonra da durumun pek düzeleceğini düşünmüyorum. Umarım daha kötü günler görmeyiz.
Süleyman Çelik gönüllerin adayı
31 Mart seçimlerine sayılı günler kala gece gündüz çalıştığını dile getiren Çalkaya Mahalle Muhtar Adayı Süleyman Çelik, şunları söyledi: ‘ Çalkaya Mahallesi Muhtar Adayı olarak yola çıktım. Mahallemin sorunlarını biliyorum. Çözüm üretmek için elimden gelen her cabayı sarf edeceğim. Şimdiden vatandaşın gönlüne girmeyi başardım. Seçmene buradan sesleniyorum. Çalkaya mahallesi olarak daha güzel kaliteli çalışmalar için oyunuza talibim. Birlikte Çalkaya Mahallemizi kaliteli yerlere taşıyalım. Komşularımın bana destek vereceğine inanıyorum. Yetki sizden Hizmet Bizden, verin yetkiyi görün etkiyi
Muhtar Adayı Teslime Yılmaz Uyar’ın afişini yırttılar
Güzelyurt mahallesinin tek kadın muhtar adayı Teslime Yılmaz Uyar’ın çalışma afişi, boydan boya yırtıldı. Afişinin yırtıldığını mahalleliden öğrenen Teslime Uyar, yırtılan afişin yanına geldiğimde teyzeler bunu yapana karşı hem çok öfkeliydiler hemde çok üzüldüler. Afişin yırtıldığına değil, onların bu kadar üzülmesine üzüldüm. Mahallelinin yanımda olduğunu görmek, her şeye değer.
Durmuş Ali Arslan neden o sorudan kaçtı?
Cumartesi günü Koza Tv Gazeteci İdris Taş’ın programına iki meclis üyesi ile birlikte katılan Durmuş Ali Arslan, listelerde çok yer almayan Kadın Meclis Üyesi ile ilgili soruyu geçiştirmek için elinden geleni yaptı. Gazeteci İdris Taş’ın, sorusundan rahatsızlık duyduğunu hareketleri ve başka konuya bir an önce geçmeye çalışması, neden bu sorudan kaçtığının söylemlerine neden oldu?
Herkes biliyor ki Durmuş Ali Arslan Bey, listesini oluştururken, listenin yarısının kadın olacağını her yerde söylemişti. Bunu listesindeki kontenjanda yer alan kadın meclis üyeleri de çok iyi bilir. Bu sorudan kaçmasının sebebi bu olabilir mi?
Ülkemiz baş sorunu, lider sorunu yaşıyor
Belediye yönetimi yarışına katılan partilerin başkan adaylarının söylemlerini üzülerek izliyorum. Birini diğerinden ayırt etmeden dile getirmek isterim ki, hepsi çocuk gibi. Birbirini şikayet etmeler. Birbirlerinin açıklarını yakalamaya çalışmalar, sen bunu yaptın, şunu yapmadın. Diğeri ben en azından bunları yaptım, sen ne yaptın. Bir diğeri çıkıyor mevcut yönetimi beğenmiyor. Geçmişi beğenmiyor. Sonra Ankara’dan genel başkan yardımcıları, milletvekilleri geliyor. Aman Yarabbi! Onlar içerdekilerden beter. Benzetmeler, yakıştırmalar.
Bir tanesi de kimseye laf söylemeden, kendi bildiği yolda ilerleme erdemini, bilgeliğini göstermiyor. Hepsi Atatürk’ü ağzından düşürmüyor üstelik. Ama biri de yolundan ilerlemiyor. Yönetime talip insanlar daha seçim çalışmalarında bunlarla geliyorsa, vay bu ülkenin, ilçenin haline. Bunlarla da kalmıyorlar, insanların ticaretine de el uzatıyorlar. O gazeteye ilan verme, o dükkandan alış-veriş yapma, o mahalleye asfalt dökme. Maşallah! Devam edin.
Keşke belediyeler, atamalarla yönetilse. Hiç bu çirkinlikler yaşanmasa. Tıpkı valilerimiz ve kaymakamlarımız gibi atamalarla yönetilse. Aklı başında, bu işin eğitimini almış kişilerle yönetilse. Denetlense. Birilerinin kaderine bırakılmasa. Daha sağlıklı, daha demokratik ve daha hesap verebilir kurumlar olur diye düşünüyorum.