Hani “Maşa varken elini ateşe sokma” diye atasözümüz var ya...
İşte bugünlerde bu sözün anlamına uygun olarak, bazı kişiler tarafından farklı atraksiyonlar sergilendiğine şahidim.
O kişilerin tek işi, yapılan bir şey ister olumlu, ister olumsuz olsun, aklınca kendilerini deşifre etmeden o işe bir kulp takmak.
Medeni cesaretini gösterse, “evet o benim” dese, sonuna kadar yaptığı işi taktir edeceğim.
Çünkü herkes, herhangi bir bireyin hakkına tecavüz etmediği ve yasaların kendisine tanıdığı haklar çerçevesinde eleştiri yaparak, açıklama yapma hakkına sahiptir.
Tüm bu hak sahipliğine rağmen, medeni cesaretten yoksun bazı kişiler, çeşitli maşaları kullanarak fikirlerini başka ağızlara söylettiriyorlar.
Madem aklınız çalışıyor, madem yapılanları eleştirmek lazım, o zaman kendiniz çıkın ortaya.
Çıkın ki, bizler de sizlerin sesi kulağı olalım. En azında toplum içerisinde sizlere saygıyla bakalım ve sizde saygınlığınızı kaybetmeyin.
Bu kısa serzenişten sonra birazda Aksu’da CHP, MHP ve AK Parti ile gözlemlerimi sıralamak isterim. Belki alınanlar olacaktır, varsın alınsınlar canları sağ olsun. Ama bilinsin ki bu eleştiriler, dostane eleştiriler. Amacımız kimseyi incitmek ve irdelemek değil.
CHP
Bilindiği gibi kısa bir süre önce kongresini gerçekleştirdi. Yeni bir yönetim görevi devraldı. CHP’nin eski meclis üyesi Kenan Yıldız, Aksu’da CHP’nin başına geçti. Bu değişim, seçim öncesi Aksu’da kabuğuna çekilmiş CHP’de bir heyecan uyandıracağı düşüncesindeydim ve halada bu hislerimi kaybetmiş değilim. Hatta birkaç kere Sayın Yıldız ile bir araya geldik. Sohbet aralığında partisi ile ilgili ortaya çıkan düşünceleri ve çalışmalarını haber olarak sizlere yansıttık. Ama hala beklenen o kıvılcım çakılmış değil. CHP hala Ağustos böceği havasında. Bunun burasında seçimlere sayılı günler kaldı. Bu böyle biline… Dost acı söylermiş. Böyle giderse Aksu’da yinen nal toplayacaklar
MHP
Yerel seçimlerde atanan Kemal Kara, 26 Aralık’ta gerçekleşen kongreyle seçilen başkan unvanını aldı. Artık tescilli bir koltukta oturuyor. Koltuğun rahatlığından mıdır bilinmez, ilk icraatı, yapılan bir haberden dolayı bizi eleştirmek oldu. Hatta bizi tanımadığını dile getirdi. Sonra geri adım attı. Bizi tanıyınca, bizde kendisini bu hafta konuk ettik. Güzel sohbet gerçekleşti. Sohbet aralığında Sayın Kara’nın iyiden iyiye siyasete adapte olduğunu gözlemledik. Siyasi acemiliğini yok denecek kadar azalttığını gördük. Tabi bu hem kendisi, hem de partisi için büyük bir avantaj. Umarız bu avantajı çok iyi kullanır. Bilindiği gibi MHP Aksu’da tabanı olan bir parti. Ama tüm buna rağmen MHP, Ahmet Yaşar ile uğraşarak bu seçimi geçirecek gibi gözüküyor.
AK Parti
AK Parti’ye gelince, hem havalı hem de hesaplı. Havalı olması, Aksu’da yerel belediye desteğinin arkasın da olması. Bununla beraber merkezi hükümetin temsilcisi konumunda olması. Ama tüm buna rağmen adımlarını hesaplı bir şekilde atıyor. Mahalle temsilciliklerinden tutunda, sandık temsilciliklerine kadar, birçok ayarlamayı şimdiden yapmış durumda. Ayrıca sahada olan bir Kadın Kolları var. Her ne kadar aktif gözükmese de bir Gençlik kolları mevcut. Tabi ki bunlar seçime giren bir parti için artı olan şeyler. Ama en önemlisi de gönüllere girmek. Sanki biraz gönüllerden uzaklaşıyormuş gibi bir izlenim var. Umarım yanılan ben olurum. Yoksa bu süreçte kaybedilenin telafisi olmaz. Bunu öğrenmek için pek uzağa gitmeye gerek yok. Geçmişe bakmak yeterli olacaktır.
İşte bugünlerde bu sözün anlamına uygun olarak, bazı kişiler tarafından farklı atraksiyonlar sergilendiğine şahidim.
O kişilerin tek işi, yapılan bir şey ister olumlu, ister olumsuz olsun, aklınca kendilerini deşifre etmeden o işe bir kulp takmak.
Medeni cesaretini gösterse, “evet o benim” dese, sonuna kadar yaptığı işi taktir edeceğim.
Çünkü herkes, herhangi bir bireyin hakkına tecavüz etmediği ve yasaların kendisine tanıdığı haklar çerçevesinde eleştiri yaparak, açıklama yapma hakkına sahiptir.
Tüm bu hak sahipliğine rağmen, medeni cesaretten yoksun bazı kişiler, çeşitli maşaları kullanarak fikirlerini başka ağızlara söylettiriyorlar.
Madem aklınız çalışıyor, madem yapılanları eleştirmek lazım, o zaman kendiniz çıkın ortaya.
Çıkın ki, bizler de sizlerin sesi kulağı olalım. En azında toplum içerisinde sizlere saygıyla bakalım ve sizde saygınlığınızı kaybetmeyin.
Bu kısa serzenişten sonra birazda Aksu’da CHP, MHP ve AK Parti ile gözlemlerimi sıralamak isterim. Belki alınanlar olacaktır, varsın alınsınlar canları sağ olsun. Ama bilinsin ki bu eleştiriler, dostane eleştiriler. Amacımız kimseyi incitmek ve irdelemek değil.
CHP
Bilindiği gibi kısa bir süre önce kongresini gerçekleştirdi. Yeni bir yönetim görevi devraldı. CHP’nin eski meclis üyesi Kenan Yıldız, Aksu’da CHP’nin başına geçti. Bu değişim, seçim öncesi Aksu’da kabuğuna çekilmiş CHP’de bir heyecan uyandıracağı düşüncesindeydim ve halada bu hislerimi kaybetmiş değilim. Hatta birkaç kere Sayın Yıldız ile bir araya geldik. Sohbet aralığında partisi ile ilgili ortaya çıkan düşünceleri ve çalışmalarını haber olarak sizlere yansıttık. Ama hala beklenen o kıvılcım çakılmış değil. CHP hala Ağustos böceği havasında. Bunun burasında seçimlere sayılı günler kaldı. Bu böyle biline… Dost acı söylermiş. Böyle giderse Aksu’da yinen nal toplayacaklar
MHP
Yerel seçimlerde atanan Kemal Kara, 26 Aralık’ta gerçekleşen kongreyle seçilen başkan unvanını aldı. Artık tescilli bir koltukta oturuyor. Koltuğun rahatlığından mıdır bilinmez, ilk icraatı, yapılan bir haberden dolayı bizi eleştirmek oldu. Hatta bizi tanımadığını dile getirdi. Sonra geri adım attı. Bizi tanıyınca, bizde kendisini bu hafta konuk ettik. Güzel sohbet gerçekleşti. Sohbet aralığında Sayın Kara’nın iyiden iyiye siyasete adapte olduğunu gözlemledik. Siyasi acemiliğini yok denecek kadar azalttığını gördük. Tabi bu hem kendisi, hem de partisi için büyük bir avantaj. Umarız bu avantajı çok iyi kullanır. Bilindiği gibi MHP Aksu’da tabanı olan bir parti. Ama tüm buna rağmen MHP, Ahmet Yaşar ile uğraşarak bu seçimi geçirecek gibi gözüküyor.
AK Parti
AK Parti’ye gelince, hem havalı hem de hesaplı. Havalı olması, Aksu’da yerel belediye desteğinin arkasın da olması. Bununla beraber merkezi hükümetin temsilcisi konumunda olması. Ama tüm buna rağmen adımlarını hesaplı bir şekilde atıyor. Mahalle temsilciliklerinden tutunda, sandık temsilciliklerine kadar, birçok ayarlamayı şimdiden yapmış durumda. Ayrıca sahada olan bir Kadın Kolları var. Her ne kadar aktif gözükmese de bir Gençlik kolları mevcut. Tabi ki bunlar seçime giren bir parti için artı olan şeyler. Ama en önemlisi de gönüllere girmek. Sanki biraz gönüllerden uzaklaşıyormuş gibi bir izlenim var. Umarım yanılan ben olurum. Yoksa bu süreçte kaybedilenin telafisi olmaz. Bunu öğrenmek için pek uzağa gitmeye gerek yok. Geçmişe bakmak yeterli olacaktır.
