Bilindiği üzere ülkemiz tam 9 senedir Suriye ve Suriyelileri konuşuyor. Suriye’de çıkan iç karışıklıklar kısa zamanda çok aktörlü bir iç savaşa dönüşünce, 29 Nisan 2011’de Türkiye’ye gelen ilk kafiledeki Suriyelileri milyonlarcası takip etti. Uluslararası göçler bakımından bir “transit ülke” olarak bilinen Türkiye’de 2011 yılında toplam uluslararası koruma sahibi olanların sayısı 58.018 iken, şimdilerde bu sayı 4 milyonu aştığı ifade ediliyor. Bu durumda haliyle en fazla ülkemizi etkiledi.
Bunun yanı sıra, Taliban'ın Afganistan'da yönetimi ele geçirmesinin ardından, olası göç dalgasının hedefindeki Türkiye'de, göçmen politikaları da tartışma konusuna neden oldu. Çeşitli tartışma programlarında "Ülkemizin yolgeçen hanına çevrildiği” ifade edilmiş ve birçok ortamda da kamuoyu bu duruma tepkisini koymuştu.
Gelişmeler bu şekilde yaşanırken, İçişleri Bakanlığı’nın geçen hafta valilikler ve kaymakamlıklar ile beraber, emniyet ve jandarmaya, Suriyelilerin gönderilmesi yönünde bir genelge gönderdiği bilgisi kamuoyuna düştü. Yaptığım araştırmada bu bilginin doğru olduğu ifade edildi. Ancak, bu seferde ilçemizde tarım sektörüyle uğraşan birçok iş insanının, Suriyelilerin gönderilmesi halinde, tarım sektörünün sekteye uğrayacağı yönünde ki düşüncelerini gerekli mercilere ilettiği ifade edildi. Bununla ilgili bir düzenlemenin yapılması gerektiğini savunan sektörün bileşenleri, her Suriyelinin aynı kefeye konulmaması gerektiğine dikkat çekerek, İşinde gücünde olan bireylerle, farklı hesapları olan bireylerin bir birinden ayırt edilmesi gerektiği yönünde ki düşüncelerini gerekli birimlere ilettikleri ifade edildi. Artık bu ifadeler dikkate alınır mı alınmaz mı, onu şu an bilemeyiz, ama bir çok kesimin tepkisine neden olan bu göç dalgasıyla ilgili bir düzenlemenin yapılacağı da bir gerçek gibi gözüküyor.
CHP’de 2 değil 3 isim varmış
Geçen hafta, 2024 yılında gerçekleşecek yerel seçimlere 2 yıla yakın bir zaman dilimi kalmasına rağmen, CHP’nin Aksu kulislerinde 2 ismin geçtiğine yönelik bir kulis yazısı yazmıştık. Adaylıkla ilgili sürecin şimdiden çok erken olduğunu, ittifakların nasıl bir yol haritası izleyeceği, siyasi literatüre giren yeni partilerin nasıl adım atacakları bilinmezken, söylenecek her sözle birlikte kişilerin niyetini okumak, yapılacak en büyük yanlış olduğunu ifade etmiştik. Gerçek bu kadar ortada olmasına rağmen şimdiden 2 ismin kulislerde konuşulmaya başladığı bilgisinin bize ulaştığına dikkat çekmiştik.
Bu yazıdan sonra CHP Aksu Belediye Meclis Üyesi Selahattin Öz’le bir ortamda karşılaştım. Yazılan kuliste bir eksiklik olduğunu dile getirdi. “Nedir?” diye sordum. O da 2 isim değil, 3 isim olduğunu söyledi. Öz, Aksu eski Belediye Başkanı İsa Yıldırım’ında şimdiden CHP’de aday adayı olacağını deklare ettiğini dile getirdi. Bu açıklamalarından sonra, verdiği bilgiden dolayı kendisine teşekkür ettim.
