Tüm bu sorunlara karşın 1 Ocak- 20 Ekim arasında yüzde 8 büyüme kaydeden Antalya turizmi, Antalya Havalimanı ve Gazipaşa Havalimanı üzerinden toplam 10 milyon 652 bin 352 yolcu ağırladı. Sektör Antalya, Alanya, Kaş, Kemer ve Finike'deki deniz limanları aracılığıyla da aynı dönemde 164 bin 818 turisti misafir etti. Aynı dönemlerde başta İstanbul olmak üzere Türkiye'nin diğer havalimanları üzerinden aktarmalı olarak gelen turist sayısının ise yaklaşık 200 bin olduğu tahmin ediliyor. Antalya'ya Ekim ayının son günlerinde Antalya ile Gazipaşa Havalimanı, 5 deniz limanı ve transit yolcularla birlikte gelen turist sayısı 11 milyonu aştı.
NİSAN AYINA KADAR İŞSİZLER
Kıyılarda bulunan küçük- büyük otellerdeki yatak sayısının 700 bin olduğuna dikkati çeken Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkanı Osman Ayık, Kurban Bayramı'nın sona ermesiyle birlikte bazı tesislerin yavaş yavaş kapanmaya başladığını açıkladı. Kış sezonuna girildiğini anımsatan Ayık, otellerin büyük kısmının sezonluk olarak bu ay sonu itibariyle, bir kısmının da Kasım ayı sonuna kadar kapanacağını söyledi. Osman Ayık, şöyle dedi:
"Sezonun sona ermesiyle birlikte kapanan bu tesislerin yanı sıra 12 ay açık olan tesislerimiz de mevcut. Bu otellerimiz 12 ay boyunca hizmet vermeyi sürdürecek. Tahminlerimize göre tesislerin yüzde 70'inin, Kasım sonuna kadar kapatılacağını düşünüyoruz. Mart ayı ortalarından itibaren Nisan ayı başlarına kadar ki süreçte de yeni sezon için yeniden açılacaklar."
Bu tesislerde yaklaşık 350 bin istihdam olduğuna dikkati çeken TÜROFED Başkanı Osman Ayık, bu istihdamın yaklaşık yüzde 70'inin yani 200 bine yakın kişinin sezonluk işsiz kalacağını ekledi.
SEZONLUK ÇALIŞANLARA DESTEK VERİLMELİ
Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmecileri Birliği (AKTOB) Başkanı Sururi Çorabatır ise, kış döneminde otellerin kapatılıyor olmasının en çok çalışanları mağdur ettiğini söyledi. Çorabatır, yıllardır Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın, minimum 3 ay kapanmak zorunda kalan otellerdeki çalışanların işsiz kalmaması için destek vermesi gerektiğini söylediklerini anımsattı. Çorabatır, şöyle dedi: