Bizler yanlışları yazmaktan bıktık…
Haklı eleştirileriler de bulunduk, dostane uyarılar yaptık, neredeyse bir darağacına asılmadığımız kaldı.
Zaman bizleri haklı çıkardı.
Tüm buna rağmen Aksu Belediyemizin sevgili yöneticileri, yanlışlarından bir türlü vazgeçmeyerek, ısrarda bulundular. O kadar ileri gittiler, Yüce yargının yanlışlıklar ile ilgili verdiği kararları bile, tabiri caizse alay konusu ettiler. Yargı mensubu Sayın Hakimlerin verdiği kararı acelecilikle verilen karar olarak yorumladılar. Bununla ilgili demeçler verdiler.
Asfalt ve Kemerağzı Pazar ihalelerinde olduğu gibi.
Her zaman top taca atıldı. Yasaları hiçe sayarak yaptıkları yanlışları dile getiren bizler, hizmete engel olmakla suçlandık. Oysaki ne kurum olarak biz, nede bizler gibi düşünen duyarlı insanların hiç birinin, gerçekleşecek hizmetlerin önüne engel olma gibi bir düşüncesi yoktu.
Söylenmek istenen tek şey, bir hukuk devletinde yaşadığımız, bireylerin nasıl ortaya konan yasalara uyma zorunluluğu varsa, bizleri yöneten idarecilerimizin de, yasalara uyma zorunluluğu olduğunu ifade etmekti.
Başta da dediğimiz gibi zaman bizleri haklı çıkardı. Antalya 2’inci İdare Mahkemesi Asfalt ihalesinde çok büyük idari hatanın olduğunu ifade ederek, birinci ihalenin iptalini yasalara aykırı buldu. Bir üst mahkemeye itiraz yolunu kapatarak, yürütmeyi durdurma kararını veren Antalya 2’inci İdare Mahkemesi, verdiği kararla kamuoyunda konuşulan “kamu zararı oluştu” iddialarını netleştirdi.
Yine Kemerağzı Pazar Yeriyle ilgili açılan dava da, mahkeme heyeti Aksu Belediyesi’nin uygulamalarının yanlış olduğuna karar vererek, yürütmenin durdurulmasını istedi. İtiraz edildi. Dosya Danıştay 13’üncü İdare Mahkemesi’ne sevk edildi ve oradan da karar çıktı.
Kararda, “Muhammen bedeli gerçekçi verilerle belirlenmeyen, açıklık ve rekabet koşulları sağlanmadan yapılan kiralama ihalesinde ve bu ihalenin dayanağı Belediye Encümen kararında hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle, dava konusu işlemlerin kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 11.12.2017 tarihinde iptaline oy birliğiyle karar verildi” denildi.
Yani bu kararla Aksu Belediyesi’nin itirazı ret edilmiş. Danıştay 13’üncü İdare Mahkemesi Aksu Belediyesi’nin yanlış yaptığını verdiği kararla tescillemiş. Bakalım sevgili Başkan ve bürokratları bu karara ne diyecekler?
Geçmişte yaşanan yanlışlıkları yazmaya kalksak gazete sayfaları yetmeyecek. Tüm buna rağmen hala ısrarla yanlışlıklar yapılmaya devam ediliyor. Kültür Merkezi yapılmak istenen alanla ilgili izlenen yol gibi…
Bilindiği üzere tek gündem maddesiyle toplanan Aksu Belediye Meclisi’nin Kasım Ayı oturumunda verilen bir önerge, beraberinde peşkeş iddiaları da gündeme getirmişti.
MHP Aksu Belediye Meclis Üyesi ve Grup Sözcüsü Poyraz, önergenin arka perdesinde, piyasa değeri yaklaşık 15 ile 20 milyon TL arası olan ve üzerinde Kültür Merkezi yapılmak istenen alanın peşkeşi olduğunu iddia etmişti.
Poyrazın bu iddiasından sonra İmar ile Plan ve Bütçe komisyonlarına sevk edilen önergeyle ilgili yetki talebi, komisyon üyelerince, “Elle tutulur bir plan ve proje yok” denilerek ret edilmişti. Geçen 3 aylık süreç zarfında alanın peşkeş çekileceği iddia edilen firma temsilcilerine planlar çizildiği bilgisi kulağımıza geldi. Bununla ilgili 2 hafta önce, Aksu Belediyesi’nde firma temsilci ile yine peşkeşe aracı olduğu iddia edilen bir zatın, Aksu Belediye Başkanı Halil Şahin, bazı meclis üyeleri ve belediye bürokratlarının katılımıyla bir toplantı gerçekleştiği, MHP’li Poyraz tarafından iddia edilmiş ve “Bu toplantı neyin nesi Başkan” şeklinde ki açıklaması, gazetemizde haber olmuştu. Haliyle haber merkezimiz bu iddiaları araştırarak doğrulattırdı.
Uzmanlık alanımız olmadığından dolayı, bu gelişmeleri hukukçulara sorduk. Temkinli davranan hukukçular öncelikle, “Bu projeyi çizen firma, bir mühendislik firması mı?” diye sordu. Verilen “hayır” yanıtıyla, bu sürecin gerçekleşecek olan ihaleye göz göre göre fesat karıştırma olduğunu ifade ettiler. Bu sürece onay veren herkesin suç işleyeceğini deklare ettiler.
Dedik ya, biz bu işin uzmanı değiliz. Bu görüş uzmanların görüşü. Ama görünen köyde kılavuz istemez. Geçen haftaki haberimiz de yansıttığımız gibi, resmi bir toplantıda, firma temsilcileri ve aracıların olması bile bir şaibenin göstergesi. Daha meclise gelmeden, yetki alınmadan ve ihale süreci hazırlanmayan bir alanla ilgili, daha önce bu alanın peşkeş çekileceği iddia edilen firma temsilcisi ile yine kamuoyunda konuşulan aracının böyle bir toplantı buluşmalarının adı ne olabilir.
Bu gelişmelerin odağında, bu hafta içerisinde AK Parti İlçe grup toplantısı gerçekleşecek. Meclisin gündem maddesi olması halinde bu konu grup toplantısında ele alınacak. Gerçi AK Partili çok sayıda meclis üyesi bu gidişattan rahatsız. Kaldı ki gruba başkanlık edecek olan kişi AK Parti İlçe Başkanı Durmuş Kaan Şahin. Kendisi de hukukçu kimliğine sahip. Meslektaşlarının da Kültür Merkezi Alanı’yla ilgili izlenen yolun şaibeli olduğu yönünde açıklamaları bulunurken, göz göre göre bu şaibeli işe, yani yanlışlığa göz yumacaklarını zan etmiyorum. Bekleyip göreceğiz.
Son olarak toparlayacak olursak, bu anlatımlardan anlaşıldığı gibi yargı kararlarına ve kamuoyu tepkisine rağmen, neden hala Aksu Belediyesi yöneticileri yanlış yapmakta ısrar ediyorlar. Daha kaç kere yargının “Dur” demesini bekleyecekler. Yanlışı kabul etmek ve geri adım atmakta bir erdemdir.