Sezona adım atar atmaz üst üste gelen zamlarla bir taraftan mücadele eden üreticileri şimdi de komşu ülkelerimizde yaşanan savaş vurdu. Son birkaç aydır ihraç edilen ürünlerin tahsilatının askıda kaldığı belirtiliyor. Yeni çıkan anlaşmalı ürünlerin elde kaldığı ve hasatının da henüz yapılamadığı ifade ediliyor.
Antalya Tarım Konseyi, “Rusya Federasyonu - Ukrayna Savaşının Antalya Yaş Meyve Sebze ve Süs Bitkileri Sektörlerine Etkileri, Sorunlar ve Talepler” başlığı ile hazırladığı raporu, Hazine ve Maliye, Dışişleri, Tarım ve Orman, Ticaret, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Antalya Valiliği, Antalya Milletvekilleri, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği, Türkiye Ziraat Odaları Birliği, Ziraat Mühendisleri Odası, Batı Anadolu İhracatçı Birlikleri’ne gönderdi.
İhracatta iki sorun öne çıkıyor
Raporda yaşanan sorunlar özetle şöyle ifade ediliyor: “Rusya Federasyonu ve Ukrayna arasında savaş öncesi yaşanan gerilim ve son dönmedeki savaş hali, başta kentimiz olmak üzere ülkemiz yaş meyve sebze ve süs bitkileri ihracatını tam bir darboğaza ve belirsizliğe sokmuştur. Mevcut durumda yaşananlar değerlendirildiğinde Ukrayna ve Rusya pazarlarının aylara değil yıllara sari bir süre kentimiz ana sektörlerini derinden olumsuz etkileme riskine sahip olduğu görülmüştür. Yaş meyve sebze ürünleri ve süs bitkileri ürünlerinin ihracatında iki önemli alanda darboğaz ve belirsizlik had safhada bulunmaktadır. Bunlardan ilki, özellikle son üç aydaki sevkiyatların ödemelerinin alınamaması konusundadır. Bu tahsilatların yapılması aşağıda belirtilen nedenlerden batık durumdadır ve ilk büyük risk gerçekleşmiş durumdadır. İkinci olarak bu pazarlara yönelik planlanmış üretimler, halen hasat beklemektedir. Özellikle önümüzdeki aylarda bu hasat miktarı ciddi şekilde artacaktır. Bu ürünler ihraç edilemezse üreticiler hayati bir gelir kaynağından mahrum kalacaklardır. Bu risk de önümüzdeki birkaç ayda gerçekleşmeyi beklemektedir.”
Savaşın Antalya tarımına etkileriAntalya Tarım Konseyi’nin hazırladığı raporda Rusya-Ukrayna savaşının Antalya’nın tarımsal ihracatına etkileri şu 10 maddede özetleniyor:
1- Savaştan önce (kati ve konsinye) satışları gerçekleşmiş ve depolara teslimatı yapılmış ancak perakende pazara sunulmamış ürünlerin tahsilatı yapılamamıştır ve ödeme alınması da pek mümkün görülmemektedir.
2- Savaş öncesi ihracatı gerçekleşmiş ve vadesi gelmiş olan alacakların; muhatabın bulunamaması ya da Ukrayna’nın savaş halinde olması nedeniyle (Bankaların kapalı olması) ve Rusya için para transfer kanallarının (SWİFT) kapalı olmasına bağlı olarak tahsilat yapılamamaktadır.
3- Ukrayna’ya gerçekleşen tüm ihracat işlemleri için oluşan maliyetler tahsilatların yapılamamasına bağlı olarak beklemektedir ve görülen odur ki tüm maliyetler, ihracatçıların üzerinde kalacaktır.
Bankalar ihracatçı üzerinde baskı kuruyor4- Ukrayna, Rusya ve Belarus’a çalışan ihracatçılar ülkemiz bankaları tarafından gayri resmi olarak riskli kabul edilmektedir. Bankalarca ihracatçılarla iletişime geçilmekte ve kredilerinin kapatılması yönünde baskı kurulmaktadır. Ülkemiz bankalarının geneli Rus Rublesi ve Ukrayna Grivnası ile işlemi kapatmıştır. İşlem yapan finansal kurumlar ise özellikle Rublenin yüzde 50 devalüasyonuna ilave olarak yüzde 20-25 kesintiyle işlem yapmaktadır. Bu durum ihracatçımızı çıkmaza sokmaktadır.
5- Rusya Federasyonu ve Belarus’a yapılan ihracatta ise düşüşe rağmen ürün talebinin olmasına karşılık birikmiş alacakların tahsili neredeyse imkansıza dönüşmüştür. Mevcut koşullarda yapılacak ihracatlar ve tahsilatları büyük risk taşımaktadır.
6- Rusya, Ukrayna ve Belarus başta olmak üzere bölgeye yapılan ihracatların nakliye ve gümrük giderleri, doğrudan ihracatçılardan talep edilmektedir. Halbuki bu giderler her zaman alıcılara ait olmuştur.
İhracatçının alacağı 80, üreticinin riski 150 milyon dolar7- Rusya, Ukrayna ve Belarus yaş meyve sebze ihracatları için birikmiş ve tahsili sorunlu miktar 80 milyon doların üzerindedir. Yapılmış ihracatlar için üreticiler, tedarikçiler, işleme, depolama ve nakliyeciler alacaklarını doğrudan ihracatçıdan talep etmektedirler. Halbuki ortalama 3 ay önceden başlayarak yapılan ihracatların tahsilatları hala yapılamamıştır. Bundan sonra tahsil edilmesi de imkansıza yakındır.
8- Rusya, Ukrayna ve Belarus pazarları için üretim planı yapılmış ve hasat bekleyen yaş meyve sebze ürünlerinin son iki yıl ortalama değerleri ve büyüme oranları dikkate alındığında 150 milyon doların üzerinde bir risk (yük), üreticinin üzerinde bulunmaktadır.
9- Rusya, Ukrayna ve Belarus süs bitkileri ihracatları için birikmiş ve tahsili sorunlu miktar 1 milyon doların üzerindedir. Yapılmış ihracatlar için üreticiler, tedarikçiler, işleme, depolama ve nakliyeciler alacaklarını doğrudan ihracatçıdan talep etmektedirler. Halbuki ortalama 3 ay önceden başlayarak yapılan ihracatların tahsilatları hala yapılamamıştır. Bundan sonra tahsil edilmesi de imkansıza yakındır.
10- Rusya, Ukrayna ve Belarus pazarları için üretim planı yapılmış ve hasat bekleyen süs bitkileri ürünlerinin son iki yıl ortalama değerleri ve büyüme oranları dikkate alındığında 2 milyon doların üzerinde bir risk, üreticinin üzerinde bulunmaktadır.
İhracatçıların ve üreticilerin talepleriAntalya Tarım Konseyi’nin hazırladığı Rusya-Ukrayna savaşının Antalya’nın tarımsal ihracatına etkileri raporunda yapılması gerekenler ve talepler ise özetle şöyle:
- Mevcut sorunların çözümü açısından ve ihracatçının varlığını sürdürmesi bakımından ilk ve acil olarak yapılması gereken; sözü edilen birikmiş alacak tutarı olan 80 milyon dolar karşılığı, teminat mektupsuz ve faizsiz en az 2 yıl ödemesiz 2 yıl vadeli kredi verilmesidir.
- Ukrayna pazarı için 10 Şubat 2022 tarihinden itibaren yola çıkarılmış ürünler, tamamen heder olmuş durumdadır. Bunların toplamı olan 5 milyon dolar ivedilikle tazmin edilmelidir.
- 20 Aralık 2021 tarihinden itibaren bu pazarlara teslimatı yapılmış ürünlerin tahsilatı, yaşanmakta olan savaş ve yaptırımlar dolayısıyla imkansız hale gelmiştir. Bunların toplamı da 16 milyon dolar civarındadır. İhracatçılarımız bu miktarın tazminini beklemektedir.
- Ziraat bankası kredi limitleri ve işletme kredileri acilen en az 2 katına yükseltilmelidir.
- Rusya’ya olan ihracatta Ruble ile çalışılmalı ve tahsil edilen Ruble, kamu bankaları başta olmak üzere Türk bankaları tarafından makul bir parite ile TL’ye çevrilmelidir.
- Bu pazarlara ihracat yapan ihracatçılarımızın mevcut KDV alacaklarının ivedilikle ödenmesinde büyük fayda bulunmaktadır.
- Üretimi devam eden Rusya ve Ukrayna odaklı ürünlerin Avrupa Birliği ülkeleri ve benzeri mevcut pazarlara sunulması halinde sektör içi rekabet artacağından ihraç edilen ürünlerin birim fiyatlarında ciddi düşüşler yaşanacaktır. Mutlaka hızlı, sade ve etkili bir prosedürle alternatif yeni pazarlar araştırma desteği ödemeleri yapılmalıdır.
- İhracata yönelik üretim yapan ve bu pazarlara verdikleri ürünler dolayısıyla ciddi bir mali yük altında bulunan çiftçiler ve üreticilerimizin vergi ve kredi borçları faizsiz olarak ötelenmelidir.
- Rusya pazarına girişte kullanılan mevcut çok ülkeli ve uzun nakliye rotaları yerine Karadeniz’deki sınır kapıları ve Soçi Limanı ile açık olmayan diğer Karadeniz limanları makul koşullarla yeniden yük trafiğine açılmalıdır.
- Gelişen bölge ülkeleri ilişkileri kapsamında Gürcistan ve Ermenistan yük taşımacılığı rotalarının yeniden aktif hale getirilerek karayoluyla Rusya’ya sevkiyat olanağı sağlanmalıdır.